Gökyüzünün yüksek irtifalı bölgelerini dolduran aurora borealis veya diğer adıyla kuzey ışıkları, insanları binlerce yıldır büyülüyor. Fakat bu ışıkların nasıl oluştuğu, her ne kadar kuramsallaştırılmış olsa da kesin şekilde kanıtlanmamıştı.
Iowa Üniversitesi’nde çalışan fizikçilerin yeni bulguları, en parlak kuzey ışıklarının jeomanyetik fırtınalar sırasında çıkan kuvvetli elektromanyetik dalgalarla oluştuğunu gösteren kesin kanıtlar sunuyor. Alfven dalgaları şeklinde bilinen bu olgu, elektronları Dünya’ya doğru hızlandırıyor ve parçacıkların, hepimizin bildiği o atmosferik ışık gösterisini oluşturmasını sağlıyor.
Dün Nature Communications bülteninde çevrimiçi yayımlanan çalışma, onlarca yıl süren arayışı noktalıyor ve Dünya’nın arorasal manyetosferine karşılık gelen koşullarda Alfven dalgalarıyla gerçekleşen elektron hızlanmasının fiziksel işleyişlerini deneysel olarak gösteriyor.
Iowa Fizik ve Gökbilim Bölümü’nde yardımcı profesör olan eş yazar Greg Howes, “Yapılan ölçümler, bu ufak elektron popülasyonunun Alfven dalgasının elektrik alanı sayesinde ‘yankılanan hızlanma’ yaşadığını gösteriyor” diyor. “Bir sörfçünün bir dalga yakalaması ve dalgayla birlikte hareket ederken sürekli şekilde hızlanması gibi.”
Bilim insanları Güneş’ten çıkan enerjili parçacıkların (saatte yaklaşık 73 milyon km hızla giden elektronlar gibi), Dünya’nın manyetik alan hatları boyunca atmosferin üst kısmına yağdığını, burada oksijen ve nitrojen molekülleriyle çarpışarak onları uyarılmış bir duruma geçirdiğini biliyordu. Bu uyarılmış moleküller de ışık saçarak gevşiyor ve auroranın o renkli tonlarını oluşturuyor.
Richard C. Lewis/Iowa Üniversitesi. Ç: O.