iPhone’larda bulunanlar gibi modern dokunmatik ekranların hepsi ekran üzerindeki yük ve gerilim değişimlerini ölçen saç teli inceliğindeki elektrotlardan oluşan bir sistem vasıtasıyla ölçerler. Buna sığınç adı veriliyor. Taşınabilir teknoloji danışmanı ve eski Intel dokunmatik teknolojisti Geoff Wilson “Dokunmatik ekrana dokunduğunuzda, sizden bir miktar yükü emer” diyor. Vücudumuzun çoğu sudan meydana geldiği için oldukça iletken bir yapıya sahibiz. Dokunmatik ekran parmağınızın konumunu kesişen iki elektrotun arasındaki yük (elektriksel) miktarını ölçerek tespit eder. Bu sürece “ortak sığınç” adı verilir.
Problem ise bir ter damlası veya su damlasının yükün aşırı miktarda düşmesine yol açması ve elektrotlar arasında başka bir kanal açılmasına yol açmasıdır. Ancak bilim adamları bu sorunu “öz sığınç” adı verilen başka bir yöntemle çözmüş durumdalar.
Elektrotlar arasındaki yükü ölçmek yerine, ekran her bir elektrodun kendi içindeki yük değişimini ve parmağınızın üzerinde bulunduğu elektrotların yük değişimini ölçerek karşılaştırma yapıyor. Su damlacıkları teniniz ile aynı etkiye sahip olmadığından, telefonun yazılımı damlacıkların oluşturduğu yükleri görmezden gelebiliyor.
Ancak bu yöntem de tek başına çalışmak için yeterli değil çünkü tek başına kullanıldığında yakınlaştırma ve uzaklaştırma gibi çoklu dokunma hareketlerinin gerektiği görevleri yapamamakta. Sinyaller özel noktalarda algılanmak yerine elektrot koordinat sistemindeki satır ve sütunlara gitmekte. Bu yüzden birden fazla dokunmayla, telefonun gerçek dokunmalara ek olarak olmayan girdiler algılamasına yol açılabilir.
Peki çözüm? İki mekanizmayı bir ekranda bir araya getirmek. Eğer ekran her iki sinyal için de kontrol mekanizmasını çalıştırırsa hem çoklu dokunmaları algılayabilecek hem de nem, yağmur, ter gibi etmenlerden oluşabilecek aksaklıkların önüne geçebilecektir. “Aynı elektrotlar ve aynı kontrolcü” diyor Wilson ve devam ediyor, “Tek fark ise iki donanımı da kullanma kabiliyetine sahip bir yazılım”.
Bazı telefonlar bu özellikle donatılmış olarak satılıyor ancak çok nadiren reklamlarının yapıldığını görebilirsiniz. “Ortak ve öz sığınç” terimlerini, takdir edersiniz ki, reklamlarda etkileyici ve seksi bir biçimde kullanmak kolay bir şey sayılmaz.
