Son Call of Duty oyunu dört gün önce çıkarken, Battlefield 2042 ve yenilenen Grand Theft Auto üçlemesi de birkaç güne peşinden geliyor. Şimdiyse yürütülen yeni bir araştırmada, yeni bir bilgisayar oyunu çıktıktan sonra şiddetin arttığına yönelik hiçbir kanıtın bulunmadığı aktarılıyor.
Kitlesel medya ve kamuoyu, şiddet içeren bilgisayar oyunlarını sık sık gerçek hayattaki şiddetle ilişkilendiriyor. Fakat bu bağlantıyı destekleyen bulguların sınırlı miktarda olduğu görülüyor.
Konu üzerine yapılan tartışmalar, genelde kitlesel katliamlardan sonra kızışıyor ve bazı yorumcular bu şiddet faaliyetlerini, faillerin şiddet içeren bilgisayar oyunlarına dönük ilgisiyle bağdaştırıyor.
Ancak diğerleri ise, zihinsel sağlık sorunları ve/veya silahlara kolay erişim gibi farklı etmenlerin daha muhtemel açıklamalar olduğunu belirtiyor.
Bu zıt iddiaların ışığında eski ABD Başkanı Obama, 2013 yılında bilgisayar oyunları ve şiddete dönük araştırmalara hükümet tarafından daha fazla sermaye sağlanması çağrısı yaptı.
Fakat hükümetler şiddet içeren bilgisayar oyunlarına erişimi kısıtlayan herhangi bir tedbir getirmeden önce, şiddet içeren bilgisayar oyunlarının oyuncuları gerçek dünyada daha şiddetli davranmaya itip itmediğini belirlemek önem taşıyor.
City – Londra Üniversitesi İktisat Bölümünde kıdemli okutman olarak çalışan Dr. Agne Suziedelyte’nin araştırması, yeni çıkan ve şiddet içeren bilgisayar oyunlarının çocukların şiddet davranışı üzerindeki etkilerine yönelik kanıtlar sunuyor. ABD’den elde edilen verilerin kullanıldığı araştırmaa, Tr. Suziedelyte şiddet içeren bilgisayar oyunlarının iki tip şiddet üzerindeki etkisini incelemiş. Bu şiddet tipleri ise diğer insanlara dönük saldırganlık ve nesnelerin/malların tahribatı olarak belirtiliyor.
Journal of Economic Behavior & Organization bülteninde yayımlanan çalışmada, şiddet içeren bilgisayar oyunlarını oynaması en muhtemel grup olan 8-18 yaş arası erkeklere odaklanılıyor.
Dr. Suziedelyte, şiddet içeren bilgisayar oyunlarının şiddet üzerindeki makul sebep sonuç etkilerini belirlemek için salt ilişkilerden ziyade ekonometrik yöntemler kullanmış. Bunun sonucunda ise şiddet içeren yeni bir bilgisayar oyunu çıktığında, başka insanlara dönük şiddetin arttığına yönelik hiçbir bulguya rastlamamış. Fakat ebeveynler, çocukların şiddet içeren bilgisayar oyunları oynadıktan sonra eşyalara zarar verme ihtimallerinin arttığını aktarmışlar.
Dr. Suziedelyte şöyle aktarıyor: “Bu sonuçlar hep birlikte değerlendirildiğinde, şiddet içeren bilgisayar oyunlarının çocukları kışkırtabildiğini fakat bu kışkırtmanın diğer insanlara yönelik şiddete dönüşmediğini akla getiriyor ki bu şiddet, en önemsediğimiz şiddet tipi.
“Elde ettiğim sonuçların muhtemel açıklamalarından biri de, bilgisayar oyunlarının genelde evde oynanması ve şiddete katılma fırsatlarının burada daha düşük olması. Bu ‘caydırma’ etkisi, şiddet içeren video oyunlarının özellikle cazip gelebildiği şiddete yatkın çocuklar için özel önem taşıyor.
“Bu yüzden küçüklere dönük bilgisayar oyunu satışlarına kısıtlamalar getiren tedbirlerin, şiddeti azaltması muhtemel görünmüyor.”
Yazar: Chris Lines/City – Londra Üniversitesi. Çeviren: Ozan Zaloğlu.