Tekrarlanabilirlik Krizi Nedir?

0
Çalışma sonuçlarının kopyalanması, önceden düşünülene kıyasla daha sıkıntı verici bir hâle geldi
Çalışma sonuçlarının kopyalanması, önceden düşünülene kıyasla daha sıkıntı verici bir hâle geldi
Çalışma sonuçlarının kopyalanması, önceden düşünülene kıyasla daha sıkıntı verici bir hâle geldi

Psikolojinin bir kopyalama sorunu var. 2010 yılından bu yana, yüzlerce farklı çalışmanın tekrarlarını gerçekleştiren bilim insanları, yayımlanmış olan araştırma sonuçlarının sıkıntı verici bir miktarının kopyalanabileceğini meydana çıkardılar. Psikologların bu farkındalığı da “tekrarlanabilirlik krizi” olarak bilinegeldi.

Maki Naro için, bu durum benlik kaynaklarının tükenmesi (ego depletion) ve bununla ilgili olarak 2014’te çizmeye başladığı karikatürler ile ortaya çıktı. Buradaki düşünce, irade gücünün kullanıldıkça azalmaya mahkum bir kaynak gibi olmasıdır. Endişe verici durumlar karşısında yavaş yavaş yıprandığınız onca zamanı düşündüğünüzde, bunun aşikâr olduğunu görürsünüz. Maki Naro’nun karikatürlerini çizdiği dönemde, irade ile ilişkilendirilmiş kan şekeri seviyelerine yönelik yeni araştırmalar yapılmaktaydı ve bilim insanları bunu kaynak olarak kullanıyordu. Bu oldukça mantıklıydı da; neticede insanlar acıktıklarında huysuzlaşırlar. Bunun için, İngilizcedeki sinirli (angry) ve aç (hungry) kelimelerinden yeni bir sözcük bile türetmişler: Hangry.

Bu yılın Temmuz ayında, Martin Hagger ve Nikos Chatzisarantis son derece önemli bir benlik kaynaklarının tükenmesi çalışmasının sonuçlarını kopyalayabilmek için, gerçekleştirdikleri laboratuvar çalışmalarının sonuçlarını yayımladılar. Sonuç ne mi oldu? 23 farklı laboratuvardan iki binden fazla katılımcı, istatistiksel açıdan önem arz edecek bir sonuç üretemediler. Muhtemel sonuçlar yüzünden endişelenen ve benlik kaynaklarının tükenmesi ile ilgili karikatürlerinden kaynaklanabilecek olası yanlış anlaşılmaları bertaraf etmek isteyen Naro, Martin Hagger ile iletişime geçti. En başında, Maki Naro sıralama kavramına yönelik basım hatalarına değinen bir karikatür çizmeyi planlamıştı, ancak konu ile ilgili Martin Hagger’la görüştüğünde, kendisinin gözden kaçırdığı daha büyük bir şeylerin olduğunu idrak etti.

Farklı bilim insanları ile görüşen Naro, bunun belirli bir alana yönelik tekil bir durum olmadığını fark etti. Çalışma sonuçlarının kopyalanabilmesine yönelik problemler, üzerinde durulduğu her alanda ortaya çıkmaktaydı ve her biri, yayımlama sürecinin kendi içerisindeki çeşitli sistematik sorunlar ile can sıkıcı önyargıların varlığına işaret etmekteydi.

Maki Naro’nun tekrarlanabilirlik krizine yönelik karikatürünü buradan okuyabilirsiniz.

Ancak durum bununla da bitmiyor. Naro’nun elinde, onlarla ne yapması gerekeni bildiğinden fazla malzeme vardı ve birkaç görüşme, karikatürlere dahil edemeyeceği kadar geç gerçekleşti. Hâl böyle olunca, henüz kullanmadığı malzemeler ile yeni karikatürlere başlamaya karar verdi. Naro, daha önceki karikatürleri ile birlikte, bilimin bu güncel problemi ve bilim insanlarının bunu düzeltme adına neler yaptıkları hakkında insanlara daha geniş çapta bir kavrayış sağlayabilmeyi umut ediyor.

Yazar: Maki Naro

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz