Havaalanları, mikropların çoğaldığı kalabalık, kapalı alanlardır.
PopSci’nin COVID-19 dosyasının tamamını buradan takip edin.
Ellerinizi yıkayarak, pek çok hastalığın yayılmasını önlersiniz. Kamu sağlığı yetkilileri ve doktorlar bunu biliyor; bunu destekleyen çalışmalar da var. Söz konusu çalışmaların arasında, 2019’un Aralık ayı kadar yakın bir zaman önce yapılan bir araştırma da var. Bu araştırmanın gösterdiği üzere; havaalanlarından geçen insanların küçük bir kısmının ellerini daha düzenli şekilde yıkaması, COVID-19 gibi yeni bir hastalığın yayılması üzerinde büyük bir etki meydana getirebilir. Fakat insanların, bu hastalık önleyici tedbiri gerçekten uygulamasını sağlamak da başka bir mesele.
Çalışmanın yazarı, Kıbrıs Üniversitesi’nde çalışan profesör Christos Nikolaydes, “İnsanlar artık ortada bir hastalık olduğunu biliyorlar” diyor. Yani, normalde ellerini yıkamayan çok daha fazla insan artık muhtemelen ellerini yıkayacak. Fakat Nikolaydes’in söylediğine göre; herhangi bir zamanda, havaalanlarındaki yaklaşık beş insandan sadece birinin elleri temiz.
Bu durum sorun teşkil ediyor; çünkü havaalanları, hastalığın küresel yayılışında ana güzergâh görevi görüyor. Sonuçta, önemli birer COVID-19 merkezi olan Çin, İtalya veya İran’dan; virüsün henüz tespit edilmediği dünyanın başka bir kısmına saatler içerisinde seyahat edebilirsiniz. Yol boyunca ellerinizi yıkamak, diğer yolculardan hastalık kapma *veya* diğer yolculara hastalık yayma ihtimalinizi azaltacaktır.
COVID-19 yayıldıkça; bunlar ve diğer havaalanları, uçakların ve yüzeylerin temizliğini artırarak virüsün yayılışını sınırlandırmaya çalışıyor. Columbia Üniversitesi’nde Ulusal Felaket Hazırlığı Merkezi’nin müdür yardımcısı olan Jell Schlegelmilch, Bloomberg’e konuşarak; bu tür müdahalelerin faydalı olacağını fakat bunların yalnızca kısmen etkili olduğunu söylüyor. İnsanların ellerini de yıkaması gerektiğini ve bireysel eyleme yönelik diğer önerileri takip etmeleri gerektiğini söylüyor.
Havaalanlarının, “genelde yetersiz temizliğe sahip kalabalık, kapalı alanlar” olduğunu yazıyor araştırmacılar. Salgın hastalık modellemesi ve sanal canlandırmalar kullanan bilim insanları; dünyadaki en yoğun 2500 havaalanını kullanan insanlar sadece ellerini yıkarlarsa, nelerin değişeceğini test etmişler. Bu havaalanlarının tümünde daha sık el yıkandığı zaman, yayılmanın yüzde 24 ila 69 oranında yavaşlayabileceğini bulmuşlar. Belli başlı 10 havaalanında daha fazla el yıkanmasıyla, yayılımın yüzde 37’ye kadar azaltılabileceği de bulunmuş.
Bu 10 önemli havaalanının tümü, uluslararası aktarma merkezi niteliğinde. (Amerika’daki Los Angeles Uluslararası Havaalanı, San Francisco Uluslararası Havaalanı ve JFK Havaalanı; Londra’daki Heathrow Havaalanı; Fransa’daki Charles de Gaulle Havaalanı; Almanya’daki Frankfurt Havaalanı; Hollanda’daki Schiphol Havaalanı; Avustralya’daki Sydney Havaalanı; Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki Dubai Uluslararası Havaalanı; Hong Kong Uluslararası Havaalanı ve Çin anakarasındaki Başkent Pekin Uluslararası Havaalanı.)
Araştırmacılar, bu havaalanlarındaki insanların sadece yüzde 10’luk bir kısmının daha fazla el yıkamasıyla (ki el yıkayanların toplam sayısı halen yüzde 30’luk yetersiz bir orana geliyor); hastalığın yayılma oranının yüzde 8 azalacağını bulmuşlar.
Her iki durumda da, “artış ufak… Fakat buna ulaşmak epey zor” diyor Nikolaydes. İnsanların alışkanlıklarını değiştirmenin son derece zor olduğunu ve yorgun yolcuların durup, ellerini yıkamalarını sağlamak için ne yapılması gerektiği konusunda pek araştırma bulunmadığını söylüyor.
Fakat bazı basit müdahaleler, bu konuda yardımcı olabilir. Havaalanları, tuvaletlerden başka yerlere lavabo koyarak, ellerinizi yıkamayı kolaylaştırabilir. Bavulunuzu bir kapıdan diğerine sürüklerken; el yıkamak için hazırlanan bir sıra insan görmek, el yıkamayı artırmak için yeterli olabilir. Çeşitli işaretler koymak da faydalı olabilir.
Bu noktada, havaalanında ellerinizi ne zaman yıkayacağınız pek belli bile değil (her durumda yapmanız gerektiği üzere; yemek yemeden önce ve tuvaleti kullandıktan sonra hariç). Hava yolculuğu; bürokratik işlemler, fiziksel rahatsızlık ve lojistik güçlüklerin kafa karıştırdığı bir karmaşıklık niteliğinde. Havaalanlarında ise, genelde sizi el yıkamaya teşvik eden işaretler bulunmuyor. Eğer bunlar yeterli değilse, şöyle bir şey de var: Geçenlerde yapılan bir araştırmada; herkesin kullanmak zorunda olduğu şu kirli güvenlik tepsileri, dokunması en tehlikeli yerler olarak belirlenmiş. Bu yüzden, belki de güvenlikten geçtikten sonra ellerinizi yıkayarak işe başlamanız gerek.
Yazar: Kat Eschner/Çeviri: Ozan Zaloğlu