Yavru Kuşların Öğrenme Süreçleri, İnsanların Tedavisine Katkı Sağlayabilir!

0

‘Kuş beyinler’den öğreniyoruz…

zebra-finch-taeniopygia_guttata_-_profile_-_dundee_wildlife_park

İnsanlar gibi yavru kuşlarda nasıl iletişim kuracaklarını sosyal çevrelerinden öğreniyorlar. The Proceedings from the National Academy of the Sciences’daki çalışma sadece sosyal ilişkilerin gelişim üzerindeki önemli rolünü göstermekle kalmadı, aynı zamanda beyindeki nörotransmitter (sinir hücreleri arasında iletişi sağlayan bit tür kimyasal) üretimine de yol açtığı öğrenildi. Nörotransmitterler, öğrenimin daha rahat kalıcılaşmasında yardımcı olabilir.

Kuşların, sesleri nasıl tekrar ederek öğrendiklerini anlamak için Quebec’deki McGill Üniversitesi araştırmacıları Afrika Hint Bülbülleri üzerinde çalıştı. İki farklı gruba bölünen Hint Bülbülü yavrularından bir grup, şarkı söyleyebilmesi için ailesi tarafından eğitilirken, öbür gruba ses sistemi yardımı ile öğretildi. Eğitim süreçlerinden sonra yavru kuşların her biri ayrı tutuldu.

Araştırmacılar, kısa bir süre için bile olsa, sosyalleşerek eğitim görmüş yavruların şarkı söylemeyi çok daha iyi öğrendiklerini keşfettiler. Ayrıca yetişkin kuşların, insanların çocuklarına konuşmayı öğretmesini andıran bir yöntemle, şarkıların bazı kısımlarını değiştirerek öğrettikleri anlaşıldı.

Yavruların beyinleri incelendiğinde sosyalleşen kuşların dopamin ve noradrenalin merkezlerinde daha yüksek oranda üretim olduğu tespit edildi. Yavrular bu öğrenme süreci içerisinde gördükleri ilgiyle ödüllendirilme hissi yaşadıkları için, bu nörotransmitterlerin öğrenime katkı sağladıkları düşünülmektedir. Sosyalleşen grubun dopamin ve noradrenalin merkezlerindeki bu yüksek oran daha başarılı olmalarına sebep olmuş olabilir.

Araştırmacılar şimdi de beyinlerindeki iki nörotransmitter seviyesini değiştirerek kuş eğitimi üzerinde çalışmak istiyorlar. Araştırmanın başındaki Jon Sakata: “Sanki sosyalleşerek eğitim almış gibi etkisini gösterecek şekilde, kuşun beynini yanıltabilmeyi deneyeceğiz,” diyor. Sakata bu araştırmanın, sosyal ve iletişim bozukluğu yaşayan insanlar üzerinde geliştirilebilecek bir tedavinin temelini atabileceğini öne sürüyor. Yine de, o zamana kadar kuşların beyinleri üzerinde daha çok çalışma yapılması gerekecek.

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz