Yemek Paylaşan Köpekbalıkları Bilim İnsanlarını Şaşırtıyor

0
Dişi bir okyanus akyüzgeçlisi, cesetle beslenirken görülüyor. Fotoğraf: Kayleigh Grant.

Kaplan köpekbalıkları ve okyanus akyüzgeçlileri yiyecek ararken birbirlerine karşı saldırganlık sergilememiş.

Bilinen 500’ü aşkın köpekbalığı türü var ve bu dev balıkların pek çoğu leş yiyen değil, avcı türler; özellikle de okyanusta bulunanlar. Beyaz köpekbalıkları (Carcharodon carcharias), avlarına alttan saldırıyor ve resif köpekbalıkları gibi kıyıya yakın köpekbalıklarının bile avlarını küçük gediklere doğru kovalayarak yediği biliniyor. Yine de çoğu köpekbalığında beslenmenin ufak bir kısmı, halihazırda ölü hayvanları yemekten geliyor. Genelde yalnız yaşayan bu avcılar bazen gruplar halinde bile leş yiyor.

Dün Frontiers in Fish Science bülteninde yayımlanan bir makalede Manoa’daki Hawai’i Üniversitesinde çalışan bir araştırma takımı, olağandışı şekilde bir araya gelerek ne olduğu belirlenememiş bir hayvanın çürüyen cesedinde beslendikleri bir olayı tarif ediyorlar.

Çalışmanın yazarlarından Molly Scott, “Bildiğimiz kadarıyla bu, köpek balıklarının ve okyanus akyüzgeçlilerinin bir ceset üzerinde eş zamanlı olarak ve barışçıl biçimde toplanarak leş yediğinin belgelendiği ilk çalışma” diyor. “Bu türler doğada nadiren birlikte görülüyor çünkü işgal ettikleri yaşam alanları büyük ölçüde farklı.”

Olağan dışı grup beslenmesi

Okyanus akyüzgeçlileri (Carcharhinus longimanus) yüksek oranda göç eden ve nesli tehlike altında olan bir köpekbalığı türü. Ortalama 2 metre uzunluğa ulaşıyor ve zamanlarının çoğunu okyanusta yalnız gezerek geçiriyorlar. Açık okyanusta tercih ettikleri yaşam alanları, biyologların onları incelemesini zorlaştırıyor fakat ilkbahar ve yaz aylarında Hawai’i yakınındaki Büyük Ada civarında bir araya geliyorlar.

Kaplan köpekbalıkları (Galeocerdo cuvier), yaklaşık 3 ila 4 metre uzunluğuyla biraz daha büyük. Onlar da kıyılarda daha çok geziyor ve bulundukları yeri pek terk etmiyor, yıl boyunca Büyük Ada civarındaki sularda yaşıyorlar.

“Bu iki türün uzay ve zamanda örtüşmesi inanılmaz derecede nadir bir durum” diyor Scott.

2024’ün Nisan ayında bir turist teknesi, Büyük Ada’nın batı kıyısının yaklaşık 10 km açıklarında ağır biçimde çürümüş bir ceset tespit etmiş. Teknedeki görgü tanıkları bu beslenme olayını 8,5 saat boyunca gözlemlemiş ve en az dokuz okyanus akyüzgeçlisi ile beş kaplan köpekbalığı tespit etmişler.

“Çok ufak ve yüksek oranda çürümüş bir cesetten aralıklı şekilde 12 bireye kadar köpekbalığı besleniyor olsa da; tür içi veya türler arası herhangi bir saldırganlık gözlemlemedik” diyor Scott. “Bu benim için şaşırtıcıydı; o kadar çok köpekbalığı böylesine ufak bir ceset etrafında beslenmeye çalıştığında birtakım hırçın davranışlar beklerdim. Fakat tüm bireylerin sosyal hiyerarşideki yerlerini bildikleri görülüyordu.”

Çok ufak ve yüksek oranda çürümüş bir cesetten aralıklı şekilde 12 bireye kadar köpekbalığı besleniyormuş. Tür içi veya türler arası hiçbir saldırganlık gözlemlenmemiş. Görüntü: Kayleigh Grant

Boyut meseleleri

Kaplan köpekleri, büyük ihtimalle daha büyük boyutları sebebiyle bu grup leş yeme etkinliğinde daha baskın türdü. Diğer tüm kaplan köpekbalıkları (ufak boyutlu bir dişi hariç) ile en büyük iki okyanus akyüzgeçlisinin, doğrudan ceset üzerinde daha sık beslendiği görülmüş.

Boyutları daha ufak köpekbalıkları genellikle yüzey altında kalarak sürüklenen et parçalarıyla besleniyor. Araştırmacılara göre bu köpekbalıkları aslında bölgeye, büyük kaplan köpekbalıklarının geride bıraktığı kırıntı ve kusmuklara çekiliyor.

Ek olarak, köpekbalıklarının ilk yiyecek ısırıklarını almalarının gerisinde başka sebepler de olabilir.

“Dişi kaplan köpekbalığı gibi bazı bireyler daha çekingen ve fazla cesaretli olmayabilir, bunun sebebi yine muhtemelen boyutlarıyla ilgili. Ayrıca diğer köpekbalıklarının dişi kaplan köpekbalığı gelmeden önce beslenme hiyerarşisini kurmasıyla birlikte, belki de kendisini eyleme geçmek için pek hoş karşılanmış gibi hissetmemiş olabilir” diye açıklıyor Scott.

[İlgili: Bir köpekbalığıyla dövüşme ihtimaliniz çok düşük; fakat lazım olursa diye işte yapmanız gerekenler]

Taze perspektifler

Bu çalışmadaki sınırlamalardan biri de hareketli su kütlelerinde sıkça meydana gelen türden. Leşin yeri sonraki gün bulunamıyor, dolayısıyla çalışma kısa bir dönem boyunca yürütülmüş. Araştırma takımı buna rağmen leşin boyutu ve mevcut köpekbalıklarının sayısı düşünüldüğünde, araştırmanın genelde aynı sularda yaşamayan köpekbalığı türleri arasındaki ilişkilere ve sosyal etkileşimlere dair yeni fikirler verebileceğini düşünüyor.

Bulgular ayrıca, köpekbalıklarının biz insanlar için gösterildiği gibi düşüncesiz yamyamlar olmadıkları noktasında yeni bir bakış açısı sunabilir.

Scott sözlerini şöyle sonlandırıyor: “Suda hep iki ila üç kişi vardı ve beslenen 12’den fazla köpekbalığını kayda alıyorlardı. Fotoğrafçıların hiçbiri, köpekbalıkları arasında herhangi korkutucu, saldırgan veya zararlı bir etkileşime şahit olduğunu söylemedi. Umarım bu durum, köpekbalıklarının göründüğü gibi insan yiyen yırtıcılar olmadıklarına yönelik yeni bir perspektif sağlar.”

Yazar: Laura Baisas/Popular Science. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz