Patrick Hardison’u yolda yürürken görürseniz, muhtemelen tekrar dönüp bakmazsınız. Bu onun geçen bir yılı için çok büyük bir değişim.
2001’de itfaiyeci olarak çalıştığı dönemde Hardison feci şekilde yandı ve yüzü ciddi oranda deforme oldu. Dediğine göre yabancılar gözlerini dikip bakıyor ve çocuklar ondan korkuyordu. Ancak bu durum 2015’in Ağustos ayında, Hardison’un şimdiye kadar gerçekleştirilmiş en kapsamlı yüz nakli ameliyatını geçirmesinden sonra tamamen değişti. Şu anda operasyonun üzerinden tam bir yıl geçti ve 42 yaşındaki Mississipi’li mümkün olduğunu düşündüğünden çok daha normal bir hayat yaşayabiliyor. Bu sonuç Hardisonla benzer şekilde yaralanan diğer herkesin de başarılı olabileceği anlamına geliyor.
Hardison, ameliyat olduğu NYU Langone Tıp Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısında “Sanırım hepiniz nasıl olduğumu merak ediyorsunuz. Harika olduğumu belirtmekten mutluluk duyuyorum. İnsanlara aynı eski Pat olduğumu söylemek istiyorum” şeklinde açıklamada bulundu.
Yaralandıktan sonra ameliyata kadar geçen yıllarda Hardison bir çok normal işlevi tek başına yerine getiremiyordu. Ağız ve burun yoluyla nefes almada sıkıntı çektiği için, soluk borusuna bağlı solunum tüpü; ağzını yemek için açamadığından dolayı ise beslenme sondası kullanmak durumunda kalmıştı. Kulakları yandığı için protezler yardımıyla duyabiliyordu. Göz kapakları olmadığı için gözlerini kapatamıyor ve göz kırpamıyor, bu da görüşünün çabuk bozulmasına ve uyku problemi çekmesine sebep oluyordu. Yanıklar iyileştiğinde Hardison’un hayati tehlikesi olmasa da, yüz nakli yaşam kalitesini çok büyük derecede arttırdı.
Hardison 2005’teki ilk ameliyattan sonra yüz nakli yapılan yaklaşık 40 kişiden biri. Basın toplasında, Hardison’un naklini koordine eden NYU Langone Tıp Merkezi Plastik Cerrahi Departmanı başkanı Eduardo Rodriguez; yüz nakline yönlendirilen hastaların çoğunun büyük olasılıkla tam yüz nakline ihtiyaç duyanlar kadar şiddetli yaralanmadıkları için estetik ameliyat da olabileceğini söyledi. Yüz naklinin nadir yapılmasının bir başka sebebi de operasyonun çok zor olması. Hardison’un ameliyatında 100’den fazla cerrah aynı anda iki prosedürü koordine ettiler. Bir tarafta bağışçının cildi, kafatası derisi ve çene, burun yanak bölgesine ait küçük kemik parçaları alınırken diğer tarafta bu parçalar Hardison’un yüzüne uygulandı. Reuters’in haberine göre ameliyatlar toplam 26 saat sürdü ve NYU ekibi nakli doğru yapmak için bir yıl boyunca çalıştı.
Hardison nakilden sonraki bir yıl içerisinde doktorların beklentisinden daha iyi bir duruma geldi. Bu dönemde, göz kapakları ve ağzında ufak düzeltmeler yapılması ve solunum tüpü ile beslenme sondasının alınması için 4 ufak ameliyat daha geçirdi. En önemlisi, tüm nakil ameliyatlarında, özellikle de bu kadar çok dokunun olduğu durumlarda risk olmasına rağmen vücudu hiç reddetme belirtisi göstermedi. Rodriguez bu durumu Hardison’un tıbbi protokole katı bir şekilde uymasına bağlıyor. Aslında doktorları geçen yıl içinde günlük dozajını önemli ölçüde azaltmış olsalar da Hardison immünosüpresif (bağışıklık sistemini baskılayıcı) ilaçlarını alması gerektiği gibi alıyor ve güneş yanığı reddetmeyi tetikleyeceği için de güneşte çok dikkatli davranıyor. Rodriguez’e göre naklin başarısının bir başka sebebi de bağışçının, Hardison’un ten ve saç renginin yanı sıra, kan grubu ve antijen olarak adlandırılan bağışıklık hücrelerine de uyacak şekilde dikkatlice seçilmiş olması.
Hardison bu yıl “yaşamakla meşgul” olduğunu söylüyor. Göz kapakları görüşünü geliştirdi ve bu sayede artık daha bağımsız yaşayabiliyor, kendi kamyonunu sürebiliyor ve haftada birkaç kez egzersiz yapabiliyor. Gözlerini kapatabildiği için geceleri daha iyi uyuyabiliyor. Bu yıl beş çocuğuyla birlikte Disney World’e tatile gitti ve 15 yıl sonra ilk defa yüzebildi. Yeniden tek başına yemek yiyebiliyor. Söylediğine göre yaklaşık 14 kilo almış. Tekrardan çalışabilmeyi dört gözle bekliyor ve hatta kendisi gibi yaralananlara yardım etmek üzere motivasyon konuşmacısı olabileceğini düşünüyor. Hardison bu sonbaharda bağışçısının ailesi ile tanışmayı planlıyor. Bağışçı David Rodebaugh bisiklet kazasında hayatını kaybettiğinde 26 yaşındaydı.
Hardison’un başarısı Rodriguez gibi doktorlara şiddetli yüz yaralanması olan diğer hastalar için de benzer yöntemlerin faydalı olabileceğini gösterdi. Bilhassa yüz yaralanmalarının sıklıkla kaygı ve depresyonla sonuçlanıp hastaların intihar etme riskini artıran psikolojik yansımaları olması sebebiyle bu çok önemli bir netice. Bu yöntemler hala birçok insan için yanına yaklaşılamayacak kadar pahalı olsa da, NYU’nun basın duyurusunda Savunma Bakanlığı ve bazı nakil merkezlerinin yüz naklini ekonomik olarak daha makul bir seviyeye getirebilmek için sigorta şirketleri ile iş birliği yaptığı belirtiliyor.
Hardison’un söylediğine göre ilk yıldan sonra nakli reddetme riski çok daha az olsa da Rodriguez “daima” bundan endişeleniyor. Hardison işlev kazandıkça, yüzünde ufak tefek düzeltmeler yapılacak şekilde birkaç küçük ameliyat daha geçirebilir, ancak bunlar tabi ki önümüzdeki 12 ay içerisinde olmayacak. Bunun yanında psikolojik olarak da yeni yüzüne alışmaya devam edecek. Rodriguez’e göre “Bu açma-kapama düğmesi gibi değil, bir uyum süreci”
İyileşme süreci daha yıllarca sürecek olsa da Hardison yeni yüzü ve naklin sağladığı özgürlükten oldukça memnun: “Yıllar önce sahip olduğumdan daha iyi bir hayatım olacağına dair hiç umudum yoktu. Umut etmek harika, daha önce hiç böyle düşünmemiştim. Artık umudum olduğuna göre benim durumumda olanlara yardım etmeyi ve hayatın daha iyi olacağını göstermeyi umabilirim.”
Baha Cangören