Sekiz sarıcı kol, kamufle olabilen deri, büyük beyin, mükemmel gözler… Bahsettiğimiz varlık, dünya dışı bir varlık değil, ancak İngiliz zoolog Martin Wells onun için “denizlerin uzaylısı” olarak bahsediyor. Ahtapotlardan bahsediyoruz! En zeki omurgasız olarak bilinen, diğer hayvanlara göre eşsiz olan problem çözme yetenekleri ile bilim insanlarının takdirini kazanan, bizim de öve öve bitiremediğimiz ahtapotların gen dizilimi sonunda çıkarıldı.
Chicago ve California Üniversitelerinden bir grup araştırmacı güç birliği yaparak California iki benekli ahtapotunun, Octopus bimaculoides, gen dizilimini çıkardı. Bu araştırma bilim insanlarına kafadan bacaklılara farklı bir açıdan bakmalarına yardımda bulunacakken, aynı zamanda karmaşık sinir sistemine ve kamuflaj yeteneğine de ışık tutacak.
Gen haritasına göre sadece bu türe ait birçok gen var. Daha derin incelemeler sonucu bu genlere reflectin proteinini sentezleyen genlerin de dahil olduğu görüldü. Reflectin proteini, canlılara kamuflaj özelliği kazandıran bir proteindir. Bu protein üzerinde yıllardır, askeri amaçlar için kullanılmak üzere çalışılıyordu. Bu araştırma, çalışmalara hız kazandırabilir ancak ekip hala daha bunun için önümüzde yılların olduğunu belirtiyor. Araştırmacıların asıl hedefi ise bu proteinin gen dizilimini diğer kafadan bacaklıların sahip olduğu reflectin proteininin gen dizilimleri ile karşılaştırmak.
Ekip ayrıca sinir sistemini daha karmaşık hale getiren bir gen ailesi buldu. Bu genlerin sayısının 168 olduğu tahmin ediliyor ve bu sayı çoğu omurgalıda bulunan bahsi geçen gen ailesine üye genlerin sayısının hemen hemen 10 katı, insanlar ve diğer memelilerinkinin ise iki katı.
Chicago Üniversitesi’nden, araştırmanın baş yazarlarından Clifton Ragsdale bu durumun son derece şaşırtıcı olduğunu söylüyor, “bu derece gelişmişlik beklemiyorduk” diye de ekliyor. Aynı üniversiteden lisans üstü öğrencisi olan Caroline Albertin, ahtapotların sahip olduğu karmaşık nöral ağların nesillerini devam ettirmede son derece yardımcı olduğunu düşünüyor.
Bir başka gariplik ise türün çok fazla transpozona (zıplayan gene) sahip olması. Bu genlerin kendilerini istedikleri gibi düzenlemesi, ahtapotların yeni ortamlara hızlıca alışmasına da yardımcı oluyor olabilir.
Ekip yeni kafadan bacaklı avına başladı bile. “Av” kelimesini yanlış anlamayın, sadece genlerinin dizilimini çıkaracaklar ve Octopus bimaculoides ile karşılaştıracaklar. Bu araştırmanın kesin sonuçlarının yıllar süreceğini belirtiyor ekip. “Bilim insanları farklı bir skalada, beyinin nasıl davranışlar üreteceğini düşünmeye başladı. Kafadan bacaklılar ise gelişmiş ve son derece karmaşık olan sinir sistemleri ile hepimizin ilgisini çekmeyi başardı” diyor kafadan bacaklılar üzerine araştırmalarda bulunan Roger Hanlon.