Georgetown Üniversitesi Tıp Merkezi’nde çalışan iki bulaşıcı hastalık uzmanı, aşılar Birleşik Devletler’de yaygınlaşmaya başlasa dahi, virüsün belirti göstermeyen ve belirti öncesi yayılımına karşı koruma sağlamanın salgını sona erdirmede kilit önem taşıdığını aktarıyor.
Georgetown Üniversitesi Tıp Merkezi Küresel Sağlık Bilimi ve Güvenliği Merkezi’nde çalışan doktorlar Angela L. Rasmussen ile Saskia V. Popescu, 18 Mart’ta Science bülteninde yayımlanan ve “Belirti Olmadan Gerçekleşen SARS-CoV-2 Bulaşı” başlığını taşıyan makalelerinde, belirti göstermeyen bulaşın virüsün yayılımına sessiz bir şekilde yön verdiğini ve bunun, salgını bitirmede anahtar görev taşıdığını aktarıyorlar.
“Belirti göstermeyen ve belirti öncesi vakaların gerçek bulaşma kabiliteyini belirlemek özü itibarıyla zor; fakat mevcut bilgi boşlukları, bizi bu etmenlerin SARS-CoV-2’nin yayılışındaki rolünü kabul etmekten alıkoymamalı” diye yazıyor araştırmacılar.
“Salgını kontrol ederken yalnızca aşılara bel bağlayamayız” diyor Rasmussen. “Aşılar, insanları hastalığa karşı korumada harika araçlar fakat bunların bulaşa karşı korumada ne kadar iyi çalıştığını henüz bilmiyoruz.”
Rasmussen biyolojik açıdan bakıldığında, bir hastalığa karşı iyi koruma sağlayan bir aşının bulaşa karşı koruma sağlamamasının muhtemel olmayacağını söylüyor. “Fakat aşılar hastalanmaya karşı yüzde yüz koruma sağlamadığından, bulaşa karşı da yüzde yüz koruma sağlamamaları muhtemel.”
Ek olarak, aşıların Birleşik Devletler’de yaz itibarıyla yaygınlaşacağı söylense de, salgının hız kesmeden devam ettiği dünyanın geri kalanında durum böyle değil.
Georgetown Üniversitesi Tıp Merkezi. Ç: O.
