Küresel iklim değişimi ve orman yangını tehlikesi üzerine yürütülen çalışmaların incelendiği bir araştırmaya göre insanların sebep olduğu iklim değişimi, orman yangınlara yol açan koşulları destekliyor ve yangın ihtimalini artırıyor.
East Anglia Üniversitesi, İngiltere Meteoroloji Bürosu, Exeter Üniversitesi ve Imperial College London Üniversitesi’nde çalışan araştırmacılar, 2019 yılında Avustralya’da meydana gelen yangınların ışığında Hükümetlerarası İklim Değişimi Paneli’nin 2013 tarihli Beşinci Değerlendirme Raporu’ndan 2020 yılına kadar yayımlanan 57 çalışmayı incelemişler.
Yapılan tüm çalışmalar, iklim değişimi ile yangın havalarının sıklığı ya da şiddetinin artması arasında bağlantılar bulunduğunu gösteriyor. Yangın havaları yüksek sıcaklık, düşük nem, düşük yağış ve yüksek rüzgarların birleşmesi sebebiyle yangın tehlikesinin yüksek olduğu dönemleri ifade ediyor. Ancak bilim insanları, birkaç bölgede bazı anormallikler bulunduğunu da belirtiyor.
Küresel çapta artan sıcaklıklar, daha sık meydana gelen ısı dalgaları ve bununla ilişkili olarak bazı bölgelerde görülen kuraklıklar, kurak ve sıcak koşulları artırarak yangın havalarını destekleyip orman yangınlarının çıkma ihtimalini yükseltiyor. Yangın havaları, iklim değişiminin yangınların meydana gelme tehlikesi üzerindeki genel bir ölçütü biçiminde kullanılabiliyor.
Gözleme dayalı veriler, Dünya’nın bitkiyle kaplı yüzeyinin yaklaşık yüzde 25’inde yangın mevsimlerinin uzadığını ve bu durumun, yangın mevsiminin küresel ortalama uzunluğunda yüzde 20’lik bir artışla sonuçlandığını gösteriyor.
Literatür incelemesi, East Anglia Üniversitesi ve Tyndall İklim Değişimi Araştırmaları Merkezi’nce kurulan çevrim içi ScienceBrief.org platformu kullanılarak yürütülmüş. Bilim insanları tarafından kaleme alınan ScienceBrief sitesi, hakem denetimli yayınlara hızlı ve şeffaf şekilde anlam kazandırarak, bilimsel tespitlerin dünya ile paylaşılmasını ve bilimin takip edilmesini hedefliyor.
Tyndall Merkezi’nde kıdemli araştırma görevlisi ve incelemenin baş yazarı Dr. Matthew Jones, “İncelediğimiz 57 makale, genel olarak insanların sebep olduğu ısınmanın yangın havalarının sıklığı ile şiddetinde halihazırda küresel bir artışa yol açtığını ve orman yangınlarının tehlikesini artırdığını açık biçimde gösteriyor” diyor.
“Bu durum, aralarında ABD ve Kanada, güney Avrupa, İskandinavya ve Amazonya’nın da yer aldığı pek çok bölgede görülüyor. İnsan sebepli ısınma, Sibirya ve Avustralya’nın da içerisinde bulunduğu diğer bölgelerdeki yangın tehlikesini de artırıyor.
“Fakat insanların, söz konusu yangın tehlikesinin yangın faaliyetine nasıl dönüşeceğini kontrol etmede önemli bir potansiyel taşıdığını gösteren bulgular da mevcut; özellikle de arazi yönetimine ilişkin kararlar ve tutuşma kaynaklarıyla…”
Küresel ölçekteki yanan alanlar, çoğunlukla ovaların tarım amacıyla açılması ve yangın baskılamanın artması sebebiyle geride bıraktığımız onlarca yılda azalma göstermiş. Bunun aksine kapalı gölgelik ormanlardaki yanan alanlar, muhtemelen iklim değişimi ve ormanlık alanların azalmasıyla oluşan baskılar sebebiyle artış sergilemiş.
İngiltere Meteoroloji Bürosu Hadley Merkezi’nde İklim Etkileri Araştırmaları bölümü başkanı olan ve Exeter Üniversitesi’nde çalışan eş yazar Profesör Richard Betts şöyle söylüyor: “Yangın havaları doğal şekilde meydana geliyor fakat iklim değişimi sebebiyle daha şiddetli ve yaygın bir hal alıyor. Küresel ısınmanın 2 Celsius derecenin oldukça altına sınırlandırılması, olağanüstü yangın havası tehlikesinde gelecekte meydana gelecek artışlardan kaçınılmasına yardımcı olur.”
Imperial College London Üniversitesi’nde Orman Yangınları, Çevre & Toplum Merkezi başkanı ve Biyosfer ve İklim Etkileri kürsüsü başkanı olan Iain Colin Prentice şöyle ekliyor: “Orman yangınları önlemez. Tehlikeler ise iklim değişimi sebebiyle artış gösteriyor. Bu durum, tehlikelerin azaltılmasında hangi yöntemlerin kullanılabileceğini acilen düşünmemiz gerektiğini gösteriyor. Arazi planlamasında, yangın havalarındaki tehlike artışı da hesaba katılmalı.”
Kaynak: East Anglia Üniversitesi. Çeviren: Ozan Zaloğlu.