Kanser genetik bir hastalık olabilir fakat Alberta Üniversitesinde çalışan ve önde gelen bir uzmanın yeni araştırmasına göre bu genetik özellik, bulmacanın parçalarından sadece yalnızca bir tanesini oluşturuyor. Araştırmacıların çevresel ve metabolik etmenleri de hesaba katması gerekiyor.
Biyolojik bilimler ve hesaplama bilimi bölümlerinde çalışan Profesör David Wishart, son birkaç yüzyılda kanserin sebeplerine yönelik ortaya atılan neredeyse tüm kuramların üç büyük gruba ayrılabileceğini belirtiyor. Bunlardan birincisi, kanserin genetik bir hastalık olduğunu söylüyor ve genoma ya da doğuştan gelen genetik talimat dizisine odaklanıyor. İkincisi ise kanserin çevresel bir hastalık olduğunu söylüyor ve vücudunuzun yaşam boyu maruz kaldığı her şeyi içeren maruziyete odaklanıyor. Üçüncüsü de kanserin metabolik bir hastalık olduğunu belirtiyor ve metabolizmanın tüm kimyasal yan ürünleri olan metaboloma odaklanıyor.
Metabolik bakış akışı üzerinde şimdiye kadar fazla araştırma yapılmamış. Fakat metabolomun kanserdeki rolünü yeni yeni anlamaya başlayan araştırmacılar, konuya giderek daha fazla ilgi duyuyor.
Genom, maruziyet ve metabolom, kanser gelişip yayılırken hep beraber bir geri besleme döngüsü şeklinde çalışıyor.
Wishart, verilere göre kalıtsal kanserlerin yüzde beş ila 10 kadar olduğunu söylüyor. Geri kalan yüzde 90 ila 95’lik kısım, karşılığında genetik mutasyonları tetikleyen maruziyet etmenleriyle başlıyor.
“Bu, hesaba katılması gereken önemli bir durum çünkü kanserin önlenebilir olduğunu söylüyor.”
Metabolom, süreçte büyük bir önem taşıyor çünkü kansere özgü metabolom, genetik olarak mutasyon geçirmiş kanser hücrelerini ayakta tutuyor.
“Kanser genetik olsa da, mutasyon çoğunlukla tek başına yeterli değil” diyor Wishart. Kanser vücutta gelişip yayıldıkça, kendi ortamını oluşturuyor ve belli metabolitleri devreye sokuyor. “Kendi kendini sürdüren bir hastalık halini alıyor. İşte bu noktada kanser, metabolik bir hastalık olarak büyük önem kazanıyor.”
“Kanserin sebeplerini anlarsak, o zaman bilinen sebeplerin ve tehlikeyi getiren ya da artıran yaşam şekliyle ilgili konuların altını çizmeye başlayabiliriz” diyor Wishart.
Çalışma iki ay önce Metabolites bülteninde yayımlandı.
Yazar: Adrianna MacPherson/Alberta Üniversitesi. Çeviren: Ozan Zaloğlu.