Uppsala Üniversitesinde yürütülen yeni bir çalışmada, uyku yoksunluğu çeken genç yetişkinlerin öfkeli yüzleri daha güvenilmez şekilde değerlendirdiği ve daha sağlıklı gördüğü bulunmuş. Dahası, nötr ve korkulu yüzler uyku kaybından sonra önceki kadar çekici görünmemiş. Bulgular geçtiğimiz ay Nature and Science of Sleep bilim bülteninde yayımlandı.
İsveç’teki Uppsala Üniversitesinde çalışan araştırmacılar, bir insanın neye baktığını gerçek zamanlı tespit edebilen göz takip teknolojisini kullanarak 45 genç erkek ve kadın üzerinde deney yürütmüş. Deney kapsamında kısa süreli (akut) uyku kaybının, insanların mutlu, korkulu, öfkeli ve nötr yüzleri keşfedip değerlendirme biçimini nasıl etkilediği incelenmiş. Katılımcılar bir gece hiç uyumazken, diğer gece ise sekiz saat uyku uyumuşlar. Deneklerin göz hareketleri ertesi gün sabahı ölçülmüş.
Uppsala Üniversitesi Cerrahi Bilimler Bölümünde doktora öğrencisi olan birinci makale yazarı Lieve van Egmond şöyle aktarıyor: “Araştırmamızdaki denekler uyku mahrumiyeti yaşadıklarında yüzlere daha kısa süre baktılar. Yüz ifadeleri diğer kişilerin duygusal durumunu anlamada çok önemli olduğundan; akut uyku kaybı sonrası yüzlere daha kısa süre bakmak, diğer insanların duygusal durumunu hatalı veya çok geç yorumlama tehlikesini artırabilir.”
Yardımcı sinirbilim profesörü ve çalışmanın kıdemli yazarı Christian Benedict ise şöyle söylüyor: “Uykudan mahrum kalan deneklerin öfkeli yüzleri daha güvenilmez ve sağlıklı şekilde, korkulu yüzleri ise daha az cazibeli biçimde yorumlaması, uyku kaybının diğer kişilere dönük daha olumsuz sosyal izlenimlerle ilişkili olduğunu gösteriyor. Bu durum, sosyal etkileşim kurmaya yönelik motivasyon düşüklüğüyle sonuçlanabilir.”
“Katılımcılar genç yetişkinlerden oluşuyordu. Dolayısıyla, sonuçların diğer yaş gruplarına genelleştirilip genelleştirilemeyeceğini bilmiyoruz. Dahası; benzer sonuçların kronik uyku kaybından muzdarip kişilerde de görülüp görülmeyeceğini bilmiyoruz” diyor Lieve van Egmond.
Kaynak: Uppsala Üniversitesi. Çeviren: Ozan Zaloğlu.
