Yüzmede vücut formu kuvvet kadar önemlidir. En küçük ayrıntıyı —hatta ayak bileğinizin açısını bile— tam olarak almak elitler için kritik önem taşır. Çünkü ödül kürsüsüne çıkmakla suyu yumruklamak arasındaki farkı bu belirler. Video analizi profesyonellere yardım etmek için artık vazgeçilmez bir antrenman aracı. “Eskiden kulaçları, hizayı ve ayak vuruşlarını düzeltmek için sadece yüzme antrenörünün gözünü kullanırdık,” diyor üç kez altın madalya alan ve dördüncüsü için Rio’ya giden Nathan Adrian. “Artık LED’leri vücuduma bağlıyorum ve analizi yazılım yapıyor. Tüm düzenek bir valizle taşınabiliyor.”
BMW mühendisleri bu taşınabilir teknolojiyi ABD Milli Yüzme Takımı için özel olarak geliştirmiş. BMW sistemi arabanın kör noktasındaki diğer araçları algılamak ve çarpışmayı önlemeye yardımcı olmak yerine bir yüzücünün kulaçlarını hassas biçimde takip edecek biçimde programlamış. Yazılım bu hareketlerin hepsini —her bir kulacı, itmeyi ya da hatalı ayak açısını— veriye dönüştürüyor.
Sistem şöyle işliyor: Adrian LED’leri vücuduna yapıştırıyor, o yüzerken çekilen yüksek hızlı videoda bu LED’lerin hareketi yakalanıyor. Algoritmalar da bu hareketleri antrenörlerin kullanabileceği yararlı verilere dönüştürüyor. BMW’nin California’daki Designworks kısmının yaratıcı danışmanlık müdürü olan Peter Falt, bu veriyi yakalayıp dönüştürmenin sistemi inşa eden mühendisler, tasarımcılar ve programcılar için “yabana atılır şey olmadığını” belirtiyor. Dediğine göre en azından onlar için “zorunlu koşullarda” (yani sualtında) çalışmaları, “çok hızlı hareket eden nesneleri” (yani birinci sınıf yüzücüleri) takip ve analiz etmeleri gerekmiş.
Dünyanın en iyi 50 ve 100 metre serbest stil yüzücülerinden olan Adrian, daha önce iki Olimpiyat’ta yarışmış ve çoğu kullanıcının yararlandığı teknolojinin, örneğin yavaşlatılmış sualtı video analizinin giderek daha isabetli bir hal aldığına tanık olmuş.
Fakat BMW’nin hareket yakalama teknolojisi daha küçük nüansları yakalıyor. Sistem veriyi bir yüzücünün ayak parmaklarının yanlış bicimde kıvrıldığını bile gösteren 2B görüntülere dönüştürüyor. Bu da yüzücülere daha önce hiç görmedikleri düzeyde geribildirim sağlıyor.
Yüzme takımı bu görüntüleri özellikle sporun en önemli hareketlerinden birini değerlendirmek ve geliştirmek için kullanıyor. Söz konusu hareket, yani yunus ayak vuruşu bir yüzücünün suya daldıktan sonra ya da duvardan dönüşte yaptığı az sayıda tüm gövde hareketlerinden biri ve sualtındaki maksimum ivme noktası. Bu vuruştan sonuna kadar yararlanmak çok önemli. “Bu teknolojiyi yunus ayak vuruşuna odaklamak bir dönüm noktasıydı,” diyor takımın yüksek performans danışmanı Russell Mark. “Bu büyük bir silah. Herkes duvara bir iki iyi vuruş yapabilir. Ama yedi, sekiz, hatta dokuz iyi vuruş bu hareketi gerçekten iyi kullanmak demektir.”
Adrian antrenmanda kusursuz bir yunus ayak vuruşu yaptığında antrenörler artık bu veriyi, diğer yüzücülerin de taklit etmesi için bir referans değerine dönüştürebiliyor. “Kimin bu teknikte iyi olduğunu biliyoruz,” diyor Mark. “Tüm iş daha fazla sporcumuzun iyi olmasını sağlamak.”
Mart’ın başlarında, Adrian LED sensorları vücuduna yapıştırılmış olarak suya dalmasını gösteren kısa bir filmi tweetledi. Mark’a sistemin beta testinin yapılmasında yardım ediyor görünse de, kendi tekniği konusunda birçok yararlı bilgi yakalayarak aslında büyük bir geribildirim elde etti.
“Görebildiğim şeylerden biri omurga çizgimin derecesindeki farklılık” diyor Mark. “Beni devamlı olarak geçen yüzücülerle karşılaştırdığımda üst göğsümdeki hareket miktarını fark ettim. Buna marjinal bir geliştirme yapıldı. Ama bu gelişme bu noktada tam olarak aradığımız şeydi. Bu ivmeyi nasıl sağladığımızı anlamada büyük bir adım olacak.”
Takım en sonunda video analizini havuz kenarında gerçek zamanlı bir tablete aktararak yüzme antrenörlerinin yüzücülerin formuna mikro düzeltmeleri yerinde yapmalarını ümit ediyor. Ama Adrian avantajlı olmak için sadece ürünün tamamlanmasını beklemiyor.
“Analiz etmeyi, bir şeylerin neden çalıştığını anlamayı seviyorum” diyor Adrian. “Yunus ayak vuruşuma bu tip bir granüler analizle daha önce hiç bakmamıştım. Yüzmede, eğer kendinizi daha fazla enerji harcamadan daha etkili yapabilirseniz, bu bedava para demektir.”
Demet Dilekçi