British Columbia Üniversitesinde (UBC) yapılan yeni araştırmada öne sürüldüğü üzere balinaların beyinlerinde yer alan özel damarlar, kan akışında yüzmekten kaynaklanan ve beyne zarar verebilen artışlara karşı koruma sağlıyor olabilir.
‘Retia mirabilia’ veya ‘muhteşem ağ’ adını taşıyan ve bir balinan beyni ile omurgasını saran bu damar ağlarının tam olarak ne işe yaradığı bilinmiyor. Fakat konuyla ilgili birçok kuram bulunuyor. Şimdiyse UBC’de çalışan hayvanbilimciler, tahminlerini destekleyen bilgisayar modellemesiyle birlikte bu gizemi çözdüklerini düşünüyor.
At gibi kara hayvanlarının vücutlarındaki kan basınçları, dörtnala koştukları zaman attıkları her adımda yükselip alçalıyor. Yeni çalışmada ise makalenin baş yazarı Dr. Margo Lillie ve araştırma takımı, aynı olgunun sırt karın yönünde hareket ederek yüzen deniz memelilerinde; diğer bir ifadeyle balinalarda da meydana geldiğini ilk kez öne sürüyor. Üstelik araştırmacılar, balinaların beyinlerinde neden uzun vadeli hasar meydana gelmediğini de bulduklarını düşünüyorlar.
Memelilerin hepsinde ortalama kan basıncı, atardamarlarda veya kalpten çıkan kanda diğer damarlardan daha yüksek. UBC hayvanbilim bölümünde araştırma görevlisi olan Prof. Dr. Lillie, basınçta meydana gelen bu farklılığın beyin de dahil olmak üzere vücuttaki kan akışını sağladığını söylüyor. Fakat hareket edildiği zaman kan da hareket etmeye zorlanabiliyor ve basınçta yükselmeler ya da beyinde ‘çarpıntılar’ meydana geliyor.
Dr. Lillie, uzun süre devam eden bu tür bir hasarın insanlarda demansa yol açabileceğini söylüyor. Fakat atlar çarpıntılarla nefes alıp vererek başa çıkarken, balinalar dalış yapıp yüzdükleri sırada nefeslerini tutuyor. “Dolayısıyla memeli deniz hayvanları basınç çarpıntılarını azaltmak üzere solunum sistemlerini kullanamıyorlarsa, sorunla başa çıkmak için başka bir yol bulmaları gerek” diyor Dr. Lillie.
Dr. Lillie ve meslektaşları, retianın bir ‘çarpıntı aktarım’ mekanizması uyguladığını ve böylelikle memeli deniz hayvanının hareketi sırasında, hayvanın beynindeki kan basıncında ortalama farklılığa ilave bir farklılık oluşmamasını sağladığını düşünmüş. Aslında retia kanda meydana gelen çarpıntıları sönümlemek yerine, beyne giren atardamar kanındaki çarpıntıyı toplardamar çıkışına aktarıyor ve çarpıntı ‘büyüklüğünü’ ya da gücünü aynı tutuyor. Bu sayede, beyinde herhangi bir basınç farkı meydana gelmesini önlüyor.
Bulgular Science bülteninde sunuldu.
Kaynak: British Columbia Üniversitesi. Çeviren: Ozan Zaloğlu.