Denizin Derinliklerinde Yaşayan Bir Balık, Karanlıkla Baş Etmek İçin Mükemmel Görme Yetisi Kazanmış

1

Peki neden bu şekilde evrimleşti? Araştırmacıların bir fikri var.

Araştırmacılar bu bulguyla, derin denizlerdeki görme yetisi hakkındaki dogmaların epey sarsılacağını söylüyor.

Su altında derinlere indikçe, gelen ışık miktarı kısıtlanmaya başlar. Sonuç olarak görme yetisi, gerçekte en önemli özellik değildir ve ışığın düşük olduğu tüm ortamlarda durum bu şekildedir. Örneğin mağara gibi, ışığın yine doğrudan gelmediği yerlerde; bir balığın (ve diğer canlıların) gözleri sadece birkaç nesil sonra yok olur. Bu çok mantıklıdır: Gözleri yeniden üretmek ve sürdürmek epey “masraflıdır” ve onları kullanmaya teşvik edecek fazla etmen yoksa, zayıflayabilir ve hatta zamanla yok olabilirler.

Bu sebeple araştırmacılar; en az bir derin deniz balığı türünde mükemmel bir görme yetisi bulunmasını ve balığın, ışığın dalga boyunu geniş çaplı şekilde algılayabilmesini ve hatta renkleri görebilmesini hayretle karşıladı.

Maryland Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, 101 türün genomlarını analiz etti ve bunların arasındaki 13 türde, renkleri görebilmeyi sağlayan genlerle karşılaştı. Özellikle gümüş spinifin isimli bir türde, devasa bir gen yelpazesine rastlandı. Bu genler, balığın, ışığın farklı dalga boylarını görebilmesini sağlıyordu.

Makalenin eş yazarı olan ve Maryland Üniversitesi’nde biyoloji profesörü olarak çalışan Karen Carleton, “Bu makale, farklı balık türlerini inceleyen ve onların görme sistemlerinin nasıl çok yönlü ve değişken olabileceğini gösteren ilk makale” dedi.

“Gözlerimizin hassas olduğu ışık tayfını belirleyen bu genlerin, çok daha değişken bir gen kümesi olduğu ve bu sayede de, bizim beklediğimizden çok daha hızlı bir şekilde daha büyük bir görsel sistemin evrilmesine sebep olduğu ortaya çıktı.”

 

Tüplü balık Stylephorus chordatus, gözlerinde beş farklı rodopsin kullanabilir. Gözlerinin uzun silindirik şekli, ışık yakalama oranını arttırır ve aynı zamanda, balığın gözlerini yatay pozisyondan dikey pozisyona getirmesini sağlar. / Dr. Wen-Sung Chung, Queensland Üniversitesi.

Okulda bizlere öğretildiği üzere; koni hücreleri, renklendirmeden sorumludur ve çubuk hücreleri ise parlaklığı tespit etmede görevlidir (özellikle loş koşullarda). Ancak bu çalışmada araştırmacılar, durumun her zaman bu şekilde olmadığını keşfetti. Hem çubuklar hem de koniler, opsin adı verilen ışığa duyarlı pigmentler içeriyor. Bu opsinler belirli dalga boylarını emiyor ve bunları beynin yorumlayabileceği elektrik sinyallerine dönüştürüyor. Opsin sayısı ve tipi, bir hayvanın görebileceği renkleri belirliyor.

Araştırmacılar, bazı balıkların çok sayıda çubuk opsin türü barındırdığını keşfetti. Bu durum, bazı balıklarda çubuk temelli renk görme yeteneğinin bulunma ihtimalini arttırıyor. Tüm omurgalıların % 99’unda çubuklar, ışığa duyarlı bir opsin tipi ifade ediyor ve bu durum, düşük ışık koşullarında renk körü olunduğu anlamına geliyor. Ancak bu balık için böyle bir şey geçerli olmayabilir. Örneğin gümüş spinifin balığı, 38 tane opsin geni barındırıyor.

“Bu çok şaşırtıcıydı” diyor Carleton. “Bu durum, gümüş spinifin balığının düşündüğümüzden çok daha farklı görsel yeteneklere sahip olduğu anlamına geliyor. Öyleyse soru şu ki, bu yeteneği ne kadar iyi? Bu balıklar, spektral açıdan farklı olan bu opsinleri ne için kullanıyor olabilir?”

Peki bu yeteneğe tam olarak ne için ihtiyaç duyuyorlar? Bu canlıların yaşadıkları 1.000 metrenin üzerindeki derinliklerde, güneş ışığının son parçası bile gitmiş durumdadır. Ancak, bu derinlikte hiç ışık olmadığına yönelik mevcut geleneksel inanç, son yapılan araştırmalarla çürütülmüş oldu. Bu derinliklerde bile; karides, bakteri, ahtapot ve diğer balıklar gibi çeşitli canlılardan gelen zayıf biyolüminesans parlamalarının, genellikle görülebilir durumda olduğu gösterildi.

Araştırmacılar bazı balıkların, bazı av türlerini tespit etmek veya avcılardan kaçınmak için daha iyi görme yetisi kazandığını düşünüyorlar.

Carleton, “Görme yetileri; yüksek oranda, bu balıkların avladıkları farklı türlerden yayılan farklı ışık renklerine göre ayarlanmış olabilir” diyor.

Bu çalışma, “Derin Deniz Balıklarında Çoklu Bağımsız Rodopsin Kullanarak Görme” başlığıyla Science bülteninde yayımlandı.

 

 

 

 

ZMEScience

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz