Evet, Kahve İçenler Daha Uzun Yaşıyor Gibi Görünüyor Fakat Yine de Fazla Heyecanlanmayın

1

Bilim insanları kahve konusundaki kararsızlıklarını sürdürüyorlar. Çikolata ya da koalalar gibi sevimli veya ürkütücü olduğunu düşünüyorlar. Gazetecilerin kahveyle ilgili araştırmalar hakkındaki yazılarına bakıldığında araştırmacılarının fikrinin birkaç yılda bir değiştiğini görüyoruz. Fakat tıp camiası yıllardır bu konuda durduğu pozisyonu değiştirmedi; onların görüşüne göre eğer size iyi gelecek bir şey varsa, o da kahvedir.

Asıl soru kafein bağımlılığının size faydası olup olmadığı değil, size gerçekten yardımcı olup olmadığıdır.   Annals of Internal Medicine  ‘da yayınlanan makaleyi göz önüne aldığımızda çok fazla yardımcı olmadığını anlıyoruz. Evet, karaciğer kanserine yakalanma riskini azaltıyor. Evet, bazı sindirim hastalıklarına karşı koruma sağlıyor. Belki kardiyovasküler hastalıklarla ve hatta kanserle savaşmanıza da yardımcı olur, ancak bu bağlantılar henüz tam olarak netlik kazanmış değil. Bazı araştırmalara göre kalp hastalıkları ve bağırsak rahatsızlıklarını da önleyebileceğini ortaya koyuyor. Tabi burada anlamaya çalıştığımız şey bazı bağlantılar. Kahve içen kişiler az da olsa daha uzun yaşayabiliyor ama bu durum tam anlamıyla kahveden kaynaklanmıyor olabilir. Kahve içen kişilerde sağlık ve uzun ömürlü olmalarına katkıda bulunan bazı ortak özellikler olabilir. Bu kişilerin sağlıklı bir yaşama sahip olmak adına yaptıkları spor ve egzersizler, beslenme alışkanlıkları gibi örnekler verebiliriz.  Şüphelerimize rağmen bir an için olumlu düşünelim. Yapılan çalışmalar sonucunda ‘’ kahve iç, daha uzun yaşa ‘’ şeklinde bir nedensel etkinin ortaya çıktığını göz önünde bulunduralım. Şimdi bu etkinin boyutuna bakmamız gerekir. Sağlık araştırmalarında bunu zarar oranı dediğimiz bazı şeylere bakarak yapıyoruz. Kulağa geldiğinden daha kolay ve bu tip araştırmalar için çok önemli. Sağlık etkisinin standart ölçüleri olmasına rağmen, süper gıdalar ve yeni sağlık trendlerinin aslında belirgin zarar oranlarının olduğunu farkedeceksiniz.

Gerçek Sayılardan Bahsettiğimizde Sonuçlar Aniden Daha Etkileyici Görünmeye Başlar

Kahve içenlerle içmeyenleri kıyasladığımızda içmeyen grupta diğer gruba göre ölen sayısı ne kadar fazla ? Zarar oranı 1’in altındaysa bu kahve içenlerin ömrünün daha uzun olacağı anlamına gelir. Eğer bu oran 1’in üzerindeyse bu kahve içenlerin çok daha sık ölebileceğini gösterir. Oran 1’in çok üzerindeyse bunun sonuçları da büyük olacaktır. Herhangi bir istatistikle bu sayıdaki hata potansiyelini saptayabiliriz. Farzedelim ki 0,9′ luk bir zarar oranı buldum, ancak sonuçlarımda hata için yeterli alan var, bu sayının sadece 0.8 ve 1.0 arasında bir yere düştüğünden emin olabilirim. Bu aralığa güven aralığı deniyor ve gerçek tehlike oranının 0.8 ile 1.0 arasında bir yere düştüğünü % 95 kesin olarak söyleyebileceğimizi belirtiyor. 1.0 olabildiği için kolayca 0.8 olabilir. Ve bu temelde ölçülebilir bir etki bulamadığımız anlamına gelir. Eğer zarar oranı 1.0 olabiliyorsa sonuçlarım aslında kahve içenlerle içmeyenler arasında kesinlikle bir fark olmadığını gösterir.

Birkaç nedenden ötürü süper gıda benzeri hikayelerde çokça sözü edilen zarar oranlarını görmüyorsunuz. Nedenlerden biri tembellik, ancak daha önemli bir neden var, süper gıdalar zarar oranlarıyla ilgili çalışma konularında etkisizdir. Size gönül rahatlığıyla kahvenin ölüm riskini azalttığını söyleyebilirim. Bu istatistiki açıdan da çok önemli. Erkekler için zarar oranının 0.97, güven aralığının 0.96-0.98 olduğunu söylersek bu daha az etkileyici olur. Teknik olarak söyleyebileceğimiz güven aralığının 1’in altında olduğudur. Bu da kahvenin ölüm riskini azalttığı anlamına geliyor. Yani sadece yüzde 2’lik bir fark söz konusu.

Bu Yeni Veriler Sizi Düşünmeye Sevkeden Başlıklar Kadar Etkileyici Değil

Son çalışma buna benzer oldukça falza zarar oranını gösteriyor. Sindirim  hastalıkları ve karaciğer kanseri istisnalardı bu nedenle de başlıklara konu oldular. Kahvenin bu durumlara etkisinin olması güzel bir haber. Karaciğer kanseri için, en çok kahve tüketen tiryaki dediğimiz kişilerde zarar oranı 0,56’ya kadar geriliyor ve güven aralığı ise 0,41-0,77 olarak ortaya çıkıyor; aynı sonuçlar sindirim hastalıkları için de geçerli. Fakat kaç kişide bu hastalıklar görülüyor ? Çok sık rastlandığını söyleyemeyiz. Yani bu hastalıkları ana ölüm sebepleri olarak değerlendiremeyiz. Eğer karaciğer kanseriyle boğuşuyorsanız hemen alkolü bırakıp kahve tüketmeye başlasanız iyi olur.

Çay için de aşağı yukarı aynı durum geçerli. Sabah kahvaltılarınızda hangi içeceği tercih ederseniz edin içine şeker veya krema katmamaya çalışın. Obezite ile ilişkili riskler, kafeinli içecekten elde ettiğiniz küçük faydalar ne olursa olsun durumu ağırlaştırabilir.

 

 

 

 

 

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz