Kayalarla ilgili yeni şeyler öğrenmek için lazer kullanmak, astrojeolojinin en yeni gelişmelerinden biri. Curiosity uzay keşif robotu, anakartındaki lazerlerin hangi kayayı hedef alması gerektiğini seçebilecek düzeye geldi. Ama her iddiasına varız ki bu robot; Japon araştırmacılar tarafından kullanılan, kayaları yalnızca vurmakla kalmayıp magmaya çevirdikten sonra yoğun şok dalgasına maruz bırakan ve dev çarpışmalar yaratan lazeri deli gibi kıskanıyordur.
Science Advances‘ın bugün yayımladığı habere göre; araştırmacılar, forsterit adlı mineralin kaya örneğini güçlendirilmiş lazerle vurup erittikten sonra şok dalgasına maruz bırakınca Dünya’nın merkezindekine benzer bir basınç oluştuğunu gördüler.
Forsterit, yeryüzünde ve kayalık gezegenlerde sıkça rastlanan bir mineral. Eğer araştırmacılar, forsteritin büyük bir cisimde -örneğin bir asteroitin ya da Ay’ın, forsteriti bol olan bir gezegenle iç içe geçmesi sonucu oluşmuş büyük bir cisimde- nasıl rol aldığını keşfedebilselerdi, Dünyamız’ın nasıl geliştiğini anlayabilirlerdi. Bu araştırmanın ilk sonuçları, “Dünya’nın katmanlı yapısındaki farklı parçaları ayrıştırmaya yeter” izlenimi uyandırdı.
Dünya’nın farklı katmanları vardır: Okyanus ve kayaları oluşturan ince kaya tabaka, kalın manto ve ağır çekirdek.
“Araştırmalarımız şunu gösterdi ki; gezegenlerin göz alıcı, dev çarpışmalarında yeterince forsterit bulunması ve saniyede 13 kilometre hızın üzerine çıkılması, karasal gezegenlerdeki kimyasal katmanlaşmayı yönlendirmiş olabilir.” dedi Toshimori Sekine, makalenin başyazarı.
Sadece bu da değil; forsteritin, yüksek sıcaklık ve basınç altında metalik katı oluşturabilen magnezyum okside parçalanabilmesi, Dünya’yı Güneş’in radyasyonlarından koruyan manyetik alanın oluşumuna yardım ediyor olabilir.
“Dünya’nın genç çekirdeğindeki forsteritin erimesi sonucu oluşan yüksek yoğunluktaki magnezyum oksit, Dünya’nın etrafındaki manyetik alana güç veriyor olabilir.” diye ekledi Sekine.
Roşna Yakut