Perseverance Uzay Aracı, Mars’a Yaptığı İnişi Tamamladı

0
Perseverance, Mars'ın yüzeyine bu şekilde inecek. Canlandırma: NASA

Güncelleme: Perseverance, 19/2/21 TSİ 00:05’te Mars’ın yüzeyine başarıyla kondu ve Kızıl Gezegen’in iki fotoğrafını yakaladı.

Pratik yapmak mükemmel hale getirir ve NASA da bugün son uzay aracı Perseverance’ı (T. Azim) Mars yüzeyine indirmeyi denerken hem pratik yapmayı, hem de inişi mükemmel şekilde gerçekleştirmeyi umuyor. Perseverance Mars’ın yüzeyine sağ salim konarsa, NASA Kızıl Gezegen’e altıncı ardışık başarılı inişini yapmış olacak. Eğer başaramazsa, uzay ajansı 22 yıl sonra ilk defa çarparak iniş yapacak. An itibarıyla saatte 19 bin kilometre hızla yol alan bir ton ağırlığındaki bilim laboratuvarı, Müfettiş Gadget’ın aletlerine benzeyen bir dizi mekanizma yardımıyla güvenli şekilde yavaşlatılmaya çalışılacak. Aracın zemine yapacağı nazik iniş, neredeyse canlı şekilde görülecek. Kendi türünün ilk örneği niteliğindeki bu inişi ve antik yaşam arayışının başlamasını izlemek için saatlerinizi 22:15’e (TSİ) ayarlayın ve birkaç video yayın platformundan birini açın.

Yaklaşık yedi ay önce ABD’nin Canaveral Burnu’ndan fırlatılan Perseverance, Dünya ve Mars arasındaki güzergâhta en iyi verimin alınması için iki yılda bir defa gelen kısa bir zaman aralığında gönderilmişti. Araç ayrıca, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Hope (T. Umut) ve Çin’in Tianwen-1 uzay aracının ardından son bir ayda gezegene ulaşan üçüncü robot olacak. Cip boyutundaki araç, şu an Mars’ta (Dünya yılı ile) onuncu görev yılını kutlayan selefi Curiosity’e neredeyse tıpatıp benzese de, aslında temel bir soruyu cevaplamayı hedefleyen onlarca yıllık bir astrobiyoloji programının zirvesini temsil ediyor: ‘Kızıl Gezegen’de hiç yaşam var mıydı?’ sorusunu…

NASA, Mars’ta daha önce neredeyse iki defa mikrobiyal yaşam işaretlerini bulacaktı. İkiz Viking uzay araçları, 1970’li yıllarda Mars topraklarında yaşıyor olabilecek kuramsal bir bakteri yetiştirmeye ve bunların faaliyetlerine yönelik işaretleri bulmaya çalışmıştı. Ancak cihazlar çelişkili sonuçlar sunmuştu. Uzay araçları, uzaydaki olası bir canlının gerçekleştirdiği muhtemel sindirimden kaynaklanabilecek karbon izleri görmüşler ancak canlıları oluşturması beklenen organik moleküllere ulaşamamışlardı. Daha sonra ise 1996 yılında Mars’taki bir meteoritte benekli kristal şekiller tespit eden araştırmacılar, bunların sadece yaşamla meydana gelmiş olabileceğini düşünmüştü. Diğer araştırmacılar da biyolojik olmayan kökenlerin imkan dahilinde olabileceğini öne sürmüştü. Bazı bilim insanları, her iki gözlemin de yorumlarını tartışmaya devam etmişti fakat çıkarılacak açık bir ders vardı. Astrobiyologlar, yaşamın çözülmesi zor işaretlerini bulmayı beklemeden önce; gezegen bilimcilerin kimyasallar, gazlar ve minerallerin Mars’ta nasıl karıştığını çok daha detaylı şekilde anlaması gerekiyordu.

 

 

 

 

Charlie Wood/Popular Science. Ç: O.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz