Psikologlar, Tüm Alçak Gönüllü İnsanların Paylaşıyor Olabileceği Önemli Bir Kişilik Özelliğini Belirledi

0
Dingzeyu Li/Unsplash

Psikologlar, gerçek anlamda mütevazı olan insanların paylaşıyor olabileceği önemli bir özellik belirlemiş ve bu özelliğe, ‘hipo egoik hak görmeme’ adını vermişler.

Bu durum şu anlama geliyor; olumlu niteliklerinizin ve hayatta elde ettiğiniz başarıların, diğer insanlara kıyasla size özel muamele hakkı vermediğine inanıyorsunuz.

Bu özellik, güçlü yönlerinizi ve başarılarınızı önemsiz gibi gösterme eğiliminden biraz farklı (ki bunu genelde mütevazı olmakla bağdaştırıyor olabilirsiniz) ancak bu olgu, mütevazılığın özüne dair yeni fikirler sunuyor.

Araştırmacılar (Duke Üniversitesi’nde çalışan psikologlar Chloe Banker ve Mark Leary), mütevazılığın “bir takım hoş psikolojik ve kişilerarası getiriler” ile olan bağlantıları sebebiyle “özel bir ilgi alanı” olduğunu belirtiyorlar. Tıpkı aşırı egonun, çeşitli kişisel ve sosyal sorunlara yol açabildiği gibi (etrafımızdaki dünyaya bir bakın).

Mütevazılığın gevşek tarifi ve üstünkörü anlaşılmış olması, onun temelini oluşturan şeyler konusunda bilimsel bir uzlaşıya varmanın zor olması anlamına geliyor; mütevazılık tam olarak nedir? Onu ele alırken nasıl ölçersiniz? Ayrıca, bütün mütevazı insanları tanımlayan bir şey var mıdır?

Bu çalışmada araştırmacılar, toplamda 419 kişiden gurur duydukları kişisel özellikleri ile başarılarını tanımlamalarını ve daha sonra bunları, diğer insanların hayatlarında başardıkları şeylerle karşılaştırmalarını istemiş.

Katılımcılara ayrıca, hayatlarında yaptıkları şeylere ve nasıl bir insan olduklarına dayalı olarak; diğer insanların kendilerine nasıl davranması gerektiğini düşündükleri sorulmuş ve buna göre bir puan vermeleri istenmiş.

Son olarak gönüllüler; içlerinde mütevazılık, özsaygı, narsizm (kendini beğenme), bireysel çıkarcılık ve psikolojik hak görmenin yer aldığı belirli sosyal özellikler yönünden ölçüme tabi tutulmuşlar.

Araştırmada bulunanlara göre, mütevazılık yönünden yüksek puan elde eden insanlar, kazandıkları başarıların ve cazip kişilik özelliklerinin önemini düşünmeleri bakımından diğer insanlardan farklı değilmiş.

Aradaki farklılık, kendilerine özel şekilde davranılmasını istememelerinde yatıyor; yani ne yapmış olurlarsa olsunlar, herhangi bir şeyi hak etmemiş gibi düşünüyorlar.

Leary, PsyPost‘tan Eric Dolan’a şöyle söylüyor: “Mütevazılık üzerinde çalışma yapmış olan herkes, alçak gönüllü insanların muhtemelen kendilerini ortalama bir insandan daha doğru gördüklerine katılır; bu yüzden, iyi oldukları şey ne ise onda iyi olduklarını biliyorlar”

“Alçak gönüllü insanları tanımlayan esas özellik, benim görüşüme göre; ‘hipo egoik hak görmeme’dir; yani, başarıları veya olumlu nitelikleri sebebiyle kendilerine özel biri gibi davranılmasını hak ettiklerini düşünmüyorlar.”

Diğer bir ifadeyle; sırf elinizde yedi tane dünya rekorunun olması, diğer insanlardan farklı muamele görmeniz gerektiği anlamına gelmiyor (bu başarılar her ne kadar özel olsa da). İşte bu, mütevazılığın özü olabilir.

Bahsedilmesi gereken bazı kısıtlar da bulunuyor: Bütün katılımcılar, Amazon’un Mekanik Türk programından bulunmuş; yani bu sonuçların daha geniş ve daha çeşitli insan gruplarında da aynı olup olmadığını bekleyip görmemiz gerekecek.

Araştırmacılar ayrıca, eğer durum gerçekten böyleyse; hipo egoik hak görmemenin neden mütevazılıkla ilişkili davranışlara yol açtığını merak ediyorlar. Bunların hepsi, gelecekte yapılacak araştırmalarla keşfedilebilecek olan yeni alanlar.

Daha fazla araştırmanın yapılması, toplumun mütevazılığa neden değer verdiği sorusuna da cevap verebilir.

“Alçak gönüllü insanlar, kendi özel başarılarının veya niteliklerinin kendilerine dayanmadığını; kendilerinin de herkes gibi bir sürü noksanlıkları, zayıflıkları, sorunları ve başarısızlıkları olduğunu kabul ediyorlar” diyor Leary, PsyPost‘a.

“Bu yüzden, diğer insanlara göre fazladan ilgi, önem, lütuf veya özel muamele istemiyorlar.”

Araştırma, Personality and Social Psychology Bulletin bülteninde yayınlandı.

 

 

 

 

Yazar: David Nield/ScienceAlert. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz