Uçarken Uyuyan Kuşlar

0
Galapagos Adaları'nda bir fregat kuşu. guenterguni/iStock

2016 yılında yayımlanan bir çalışmada, kuşların uçtukları sırada uyuduğu ilk defa gözlemlenmiş. Bilim insanları kuşlarda böyle bir kabiliyetin olduğundan uzun süredir şüphelense de, bunu daha önce hiç kanıtlayamamışlar.

Fakat araştırmacılar durumun böyle olduğunu düşünse de, kuşlar havadayken düşündüğümüzden çok daha ilginç biçimde uyukluyor.

Keşif, kuşların yere ayak basmadan günler ve hatta haftalar boyunca nasıl uçtuğunu açıklamaya yardımcı olabilir. Biyoloji camiası, bu konuda yıllardır ikiye bölünmüştü.

Çünkü havada neler olduğunu bilmeden, kuşların yolculukları esnasında uyanık mı kaldığını yoksa bir seferde beyinlerinin tek yarımküresini mi dinlendirdiklerini bilemiyorlardı. Örneğin ördekler karada oldukları sırada, yırtıcılardan kaçınmak için beyinlerinin tek yarımküresini dinlendirerek uyuyor.

Araştırmada ise hem beklenen, hem de beklenmeyen şeyler bulunmuş. Fregat kuşlarının beyin faaliyetini ölçen araştırmacılar, kuşların beklendiği üzere tek seferde beyinlerinin bir yarımküresini kapatabildiğini göstermişler. Bu deniz kuşlarının, okyanusta balık ararken haftalar boyunca hiç durmadan uçtuğu biliniyor.

Fakat kuşlar, aynı anda beyinlerinin her iki yarımküresini de dinlendirebiliyorlar. Araştırmacılar, kuşların havada kaldıkları esnada böyle bir şey yapmasını beklemiyormuş.

Almanya’daki Max Planck Kuşbilim Enstitüsü’nde çalışan bir araştırma takımı, bu durumu çözmek için kuşların beyin faaliyetindeki elektroensefalogrgrafik (EEG) değişimleri ölçebilen ufak bir cihaz geliştirmiş.

“Uçuş verisi kaydedici” şeklinde adlandırdıkları bu cihaz hem yavaş dalga uykusunu, hem de hızlı göz hareketi (REM) uykusunu tespit edebiliyor. Araştırmacılar cihazı 15 yetişkin dişi fregat kuşuna bağlamışlar.

Takım, kuşların beyin faaliyetini 10 gün süreyle, 3.000 kilometreden fazla uçuş mesafesi boyunca kaydetmiş. Bu sırada bir GPS cihazı da kuşların konum ve irtifalarını izlemiş.

Kuşlar karaya konduktan ve kendilerine gelmek için biraz zaman geçirdikten sonra, araştırmacılar kayıtları çözümlemek üzere uçuş verisi kaydedicilerini toplamışlar ve bulguları görünce şaşırmışlar.

Kuşlar, gün boyunca uyanık kalmış ve etkin bir şekilde balık aramış. Fakat güneş batınca, su üzerinde uçmaya devam ederken tek seferde birkaç dakika boyunca yavaş dalga uykusuna geçmişler.

Kuşlar sık sık, tek seferde beyinlerinin sadece bir yarımküresini dinlendirmişler; yani araştırmacıların beklediği şekilde. Ördeklere ilaveten, yunusların da beyinlerinin bir yarımküresini tehlikeleri gözetlemek üzere açık bırakıp uyudukları ve bu sırada da yüzmeye devam edebildikleri biliniyor. İnsanlar da yeni bir yerde uykuya dalarken böyle yapıyor.

Fregat kuşları bu davranışı sergilediğinde kayıt cihazları, aslında kuşların genelde yükselen hava akımlarının üzerinde daire çizdiğini ortaya çıkarmış. Bu sırada da, sadece dönüş yönüne bakan göze bağlı yarımküreyi uyanık tutuyorlarmış. Bu durum, uyukladıkları sırada nereye gidiyor olduklarına baktıklarını akla getiriyor.

Baş araştırmacı Niels Rattenborg, “Fregat kuşları, bir gözünü yırtıcılar için açık bırakan ördeklere benzer şekilde diğer kuşlarla çarpışmayı önlemek için bir gözlerini açık tutuyor olabilir” diyor.

Fakat EEG kayıtları, her iki yarımkürenin aynı anda yavaş dalga uykusuna geçtiğini de göstermiş. Bu beklenmedik bulgu, beyinlerinin tamamı uyuduğu sırada bile kuşların aerodinamik kontrolü sürdürebildiğini akla getiriyor.

Kuşlar havada kaldıkları esnada, ara sıra kısa REM uykusu dönemlerine girmiş. Kulağa epey ilginç geliyor çünkü bu durum, çoğu memelide kasların tümden gevşemesiyle ilişkili.

Fakat kuşlardaki REM uykusu, uçuş sırasında sadece birkaç saniye sürmüş ve fark edilebilir tek kas gevşemesi, kafa hafifçe sarktığı zaman meydana gelmiş.

Karada elde edilen sonuçlar, kuşların bu durumdayken tek ayak üzerinde bile durabildiklerini göstermiş.

Tüm bunlar etkileyici bulgular. Fakat belki de en büyük sürpriz, fregat kuşlarının bu benzersiz yeteneğe rağmen günde ortalama bir saatten az uyuyor olmaları (kesin konuşmak gerekirse, 42 dakika); normalde karada uyurken geçirdikleri sürenin yüzde 10’undan daha kısa bir zaman dilimi…

Bu durum, uçarken uyuklamakta evrimsel bir değiş tokuş olduğunu akla getiriyor; yani kuşlar belki de uyurken başka kuşlarla çarpışmaya veya yiyecekleri kaçırmaya daha yatkındırlar. Fakat gerçek anlamda neler yaşandığını çözmek için daha fazla araştırmanın yapılması gerekiyor.

“Uçuş sırasında; nadiren yiyecek aradıkları gece vaktinde bile neden bu kadar az uyudukları gizemini koruyor” diyor Rattenborg.

Kuşların bu kadar az uykuyla nasıl çalıştığını da daha fazla araştırmak gerekiyor; böyle bir şey, insanlar için felaket olurdu.

“Biz ve diğer pek çok hayvan uyku kaybından dramatik bir şekilde etkilenirken; bazı kuşların çok daha az uykuyla nasıl uyumlu biçimde faaliyet gösterebildiği de bilinmiyor” diye ekliyor Rattenborg.

Bu yüzden araştırma, bir soruyu cevaplarken (kuşların mola vermeden tek seferde haftalar boyunca nasıl havada kaldığı sorusu), birkaç tane daha soru ortaya çıkarıyor… Bilimin güzel tarafı da bu. İşimiz asla bitmiyor.

Bir sonraki defa ne bulacaklarını görmek için sabırsızlanıyoruz.

Araştırma, Nature Communications bülteninde yayımlandı.

 

 

 

 

Yazar: Fiona MacDonald/ScienceAlert. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz