Dünya mutlu bir yer değil; en azından, içinde yaşayan insanlara göre.
Matematiksel analiz şirketi Gallup, bu hafta dünyanın duygusal durumunu ölçmek için tasarlanmış küresel bir anketin sonuçlarını paylaştı.
Raporda, insanların daha önce hiç görülmemiş şekilde daha üzgün, daha sinirli ve daha endişeli olduğu ileri sürülüyor. Söz konusu bulguların, küresel sağlık konusunda derin etkileri olabilir.
Gallup, 2018 Küresel Duygu Durumu raporu için 140’tan fazla ülkede yaşayan yetişkinlerle 151.000’den fazla mülakat gerçekleştirmiş.
Ankete katılanlara, önceki gün nasıl hissettiklerine yönelik sorular sormuşlar; fazla gülüp gülmedikleri veya gülümseyip gülümsemedikleri ve üzüntü ya da öfke hissedip hissetmedikleri gibi.
Sinirlenmiş olduklarını söyleyen insanların miktarının, önceki yıla kıyasla yüzde 2 daha fazla arttığı bulunurken; endişe ve üzgünlük ise yüzde bir oranında artış göstermiş. Bu sayılar, üç olumsuz duygunun tamamı için yeni bir rekor niteliği taşıyor.
Araştırmada; olumsuz duyguların, kişinin bedensel sağlığı üzerinde bazı etkiler oluşturabileceği belirtiliyor. Yapılan çalışmalar, öfke ile kalp krizi ve inme tehlikesinin artışını ilişkilendirmişken; kronik endişe ve üzüntü ise kaygı bozuklukları ile depresyonun işareti olabilir ve kalp hastalığı tehlikesini artırabilir.
Eğer insanlar bu olumsuz duyguları daha çok yaşamaya devam ederse, küresel nüfusun giderek daha fazla sağlıksız hale geldiği bir geleceğe doğru yol alabiliriz ve bu durum, olumsuz yan etkileri de beraberinde getirebilir.
Futurism