Avustralya’da orta yaşlı yaklaşık 2.000 kadın üzerinde yapılan bir çalışmanın ortaya çıkardığına göre, orta dereceli egzersiz yapmak (her hafta 200 dakika yürümek bile olsa), depresyonla mücadele eden insanların yaşam kalitesini etkin olarak artırabilir.
Yeni bir araştırmada bulunduğuna göre, bir günde sadece 30 dakika yürümek, depresyonlu insanlara daha fazla enerji ve kendine güven vermek için yeterli oluyor.
2030 itibariyle depresyonun, yüksek gelirli ülkelerde hastalık yükü olarak bilinen şeyin (tedavi, iyileştirme ve önleme çabaları gösterildikten sonra, bir hastalığın veya zararın genel nüfus üzerindeki etkisi) başlıca sebebi haline geleceği tahmin ediliyor. Avustralya’da 7 kişiden birini ve 40 milyon Amerikalı’yı etkileyen depresyon, alarm verici boyutta yaygın hale geldi. Amerika’da, anksiyete bozuklukları bir yılda 42 milyar dolardan fazla masraf oluşturuyor, bu miktar ülkenin bütün zihin sağlığı faturasının neredeyse üçte biri. ABD Ulusal Zihin Sağlığı Kurumu’na göre, kadınların hayatlarının bazı dönemlerinde depresyona girmeleri, erkeklere oranla yüzde 70 daha muhtemel.
Pek çok psikolojik bozuklukta olduğu gibi, depresyon da önlenemiyor veya tedavi edilemiyor ve mevcut tedavilerin etki düzeyi, bir kişiden diğerine önemli oranda değişiklik gösterebiliyor, bu yüzden araştırmacılar, hastaların en kötü belirtilerini hafifletmeye yardımcı olmak için, antirepresan ilaçlardan bağımsız olarak sürekli yöntem bulmaya çalışıyorlar.
Queensland Teknoloji Üniversitesi’ndeki (QUT) Kamu Sağlığı ve Sosyal Çalışmalar bölümünden Kristiann Heesch, önceki çalışmalarda egzersiz ve yürümenin, depresyonlu olmayan kadınların fiziksel ve duygusal sağlığını iyileştirebildiğini bulmuştu ve depresyonlu olan kadınlardaki etkileri araştırmaya karar verdi. Ayrıca Heesch’in takımı, sadece fiziksel faaliyeti depresyon belirtilerinin azalması ile bağlantılamakla ilgilenmiyor, özel olarak, bunun etkili olması için bir insanın her gün ne kadar egzersiz yapması gerektiğini bilmek istiyorlardı.
Takım, 1946 ile 1951 yılları arasında doğmuş ve egzersiz alışkanlıkları, fiziksel ile zihinsel sağlıkları üzerinde yedi yıllık bir dönem boyunca incelenmiş olan 1.904 kadından toplanan veriyi incelediler. 2001’de başlamak üzere tüm kadınlar hafif dereceden orta dereceye kadar belirtilere sahip olduklarını söylemişler ve durumlarının zamanla nasıl geliştiğini görmek amacıyla 2010 yılına kadar incelenmişlerdi.
Reuters’dan Janice Neumann, ortalama olarak orta derecede 150 dakikalık egzersiz (bunlar arasında golf, tenis, ayrobik dersleri, yüzme veya dans da var) yapan veya her hafta 200 dakika yürüyen kadınların, araştırmacılar üç yıl sonra takip ettiği zaman, daha fazla enerjiye sahip olduğunu, daha fazla sosyalleştiğini, duygusal olarak daha iyi hissettiğini ve depresyonuyla sınırlanmadığını söylüyor. Fiziksel yararlar arasında daha fit olmak ve daha az acı hissetmek varsa da, araştırmacılar egzersizin bu kadınlar için olan psikolojik faydasının daha kayda değer olduğunu buldular.
Heesch, Reuters’a şöyle konuşuyor: “İyi haber şu ki, çoğu fayda haftalık 150 dakika orta-yoğun fiziksel faaliyet veya 200 dakikalık yürüme gerektirse de, küçük miktarlar bile sağlığı iyileştirebilir.”
Elde ettikleri sonuçları American Journal of Preventive Medicine bülteninde yayınlayan takım, 50 veya 60’larında depresyonu olan bir kadının ne kadar fazla fiziksel faaliyet yaparsa, o kadar fayda göreceğini söyledi.
Çalışmaya katılmamış olan ABD’deki Texas Üniversitesi’nde Southwestern Tıp Merkezi’nden bir psikiyatri profesörü olan Madhukar Trivedi, Reuters’a konuşarak, bulguların mantıklı göründüğünü, fakat bu gibi sonuçların, eğer spor salonuna gitmek istemiyorsanız, yürümenin çok kolay ve zararsız olduğunu, faydalı olduğunu insanlara çok güzel şekilde hatırlattığını söyledi. “Yaşam kalitesini artırıyor. Bu yeni bir bulgu değil, fakat kültürde, yürümenin depresyon ve yaşama gücü için gerçekten bir şey yapıp yapmadığı konusunda şüphecilik vardı; ve bu sonuçlar, yaptığını gösteriyor,” diyor.
Scientific American
