Bu Hastanın Göğsünde ‘Hayata Döndürmeyin’ Yazıyordu ve Doktorlar Ne Yapacaklarını Bilemediler

0

Ne demek istemişti?

ABD’nin Miami şehrindeki doktorlar ahlakî bir ikilem ile karşılaştı. Yoğun bakım odasına getirilen, bilinci yerinde olmayan ve durumu giderek kötüleşen bir hastanın göğsünde, “Hayata Döndürmeyin” yazılı bir dövme vardı.

70 yaşındaki adam, bu yılın başlarında Jackson Anıt Hastanesi’ne getirilmişti ve doktorlar, o korkunç keşfi yapmışlardı: hastanın göğsünde, son dileğini iletiyor gibi görünen bir dövme vardı. “Döndürmeyin” kelimesinin altı çiziliydi ve dövmede bir imza vardı.

Bu durum, tıbbi ekibin çok sayıda ahlakî ve yasal soruyla boğuşmasına yol açmıştı.

Söz konusu dövme, hastanın istediği şeyi kesin olarak simgeliyor muydu? Yasal olarak uygun muydu? Bununla gurur duymalılar mıydı?

Tıp ekibinin cevap bulmak için çabaladığı vaka, geçtiğimiz Perşembe günü New England Journal of Medicine bülteninde ayrıntılı şekilde sunuldu.

Tezin yazarları şöyle aktarıyor: “Hastanın dövmesinde, kalbi yeniden çalıştırmama emri yer alıyordu ancak bu durum, netlik sunmak yerine daha fazla kafa karışıklığına sebep oldu. Çünkü bunun yasal olup olmaması hakkında bazı endişeler bulunuyordu ve ayrıca, muhtemelen temelsiz olan bazı inanışlara göre, dövme yaptıran kişiler daha sonra bunu yaptığı için pişman olabiliyorlardı.”

Tezin baş yazarı ve bir yoğun bakım doktoru olan Gregory Holt, bir röportajda şöyle aktarıyor: “Bence tıp alanında çalışan birçok insan, böyle bir dövmeyle karşılaşmakla ilgili şakalar yapmıştır; ancak sonunda böyle bir dövme gördüğünüzde, bir nevi şaşırıyor ve şok oluyorsunuz. Ardından yine şok oluyorsunuz çünkü sahiden bu konuda düşünmeniz gerekiyor.”

Holt, akciğer hastalığı geçmişi olan hastanın bakım evinde yaşadığını fakat sokakta bilinci kapalı ve kendinden geçmiş halde bulunarak hastaneye getirildiğini söylüyor.

Üzerinde kimlik yokmuş, ailesi veya arkadaşları da yokmuş. Doktorlara yaşamak mı yoksa ölmek mi istediğini söylemesinin hiçbir yolu yokmuş.

Holt, adamın enfeksiyon kaptığını ve bunun da septik şoka yol açarak, organ yetmezliğine ve son derece düşük tansiyona sebep olduğunu söylüyor.

Hastanın kan basıncı düşmeye başladığında, yoğun bakımdaki doktorlar Holt’u çağırmışlar. Holt akciğerle ilgili hastalıklar konusunda uzman. Vaka çalışmasında yazdığına göre ilk önce, “belirsizlikle karşılaşıldığında geri dönüşü olmayan bir yolu seçmeme ilkesini hatırlayarak”, dövmeyi kabul etmeme konusunda anlaşmışlar.

Yaşam veya ölüm kararını vermek için daha fazla zaman kazanmak amacıyla, adama damariçi sıvılar, antibiyotikler ve tansiyon ilacı vermişler.

Holt’un söylediğine göre ekip, adama bir solunum maskesi takmış. Fakat en çok, nefes almasını sağlayacak bir makineye bağlama kararı verirken çabalamışlar.

“Konuşamadığım bir adam vardı ve bu dövmenin gerçekten son isteklerini yansıtıp yansıtmadığını görmek için onunla konuşmayı çok istemiştim” diyor Holt The Washington Post’a.

Yaşlı hastayı tedavi eden doktorlar, 2012 yılında Journal of General Internal Medicine bülteninde yayınlanan ve “uyarı niteliği taşıyan” bir öyküyü biliyormuş.

Söz konusu tezde, göğsünde “Hayata Döndürmeyin” yazan 59 yaşındaki bir hasta vardı ancak ihtiyaç duyduğu zaman hayat kurtaran önlemlerin alınmasını istediğini söylemişti.

Rapora göre hastaya bu dövmenin sebebi sorulduğunda, doktorlara “poker oynarken bir bahsi kaybettiğini” söylemişti.

Florida eyaletinde, yaşama döndürmeme emirlerinin sarı kağıt üzerine basılması ve bir doktor tarafından imzalanması gerekiyor, bu yüzden Jackson Anıt Hastanesi’ndeki doktorlar, dövmenin yasal yönlerini tartışmak için bir etik danışmanını çağırmışlar.

Holt, danışmanın, doktorların tamamen kestirip atması gerekmediğine ve söz konusu dövmenin, hastanın isteklerini kesin şekilde yansıttığını varsayabileceklerine karar verdiğini söylüyor.

Vaka çalışmasına göre:

Etik danışmanları hastanın vakasını inceledikten sonra, hastanın hayata döndürmeme dövmesine saygı duymamızı önerdiler. Yapılacak en mantıklı şeyin, dövmenin gerçek bir tercihi ifade ettiği sonucunu çıkarmak olduğunu, uyarı olarak görünebilen bir şeyin aynı zamanda resmi kurallara göre davranmak olarak da algılanabileceğini ve kanunların bazen, hasta merkezli tedaviyi destekleyecek, hasta için en faydalı şeyi gözetecek kadar hızlı olmadığını söylediler.

Holt’un söylediğine göre sosyal çalışanlar, her durumda adamın söz konusu emri kapsayan özel evraklarını bulabilirler ve doktorların içini rahatlatabilirlerdi.

Kimliği hiçbir zaman açıklanmayan adam, ertesi sabah öldü.

New York Üniversitesi Tıp Okulu’nda tıbbi ahlâk bölümünün başkanı ve ayrıca bir biyoetik profesörü olan Arthur Caplan, hayata döndürmeme emrini içeren bir dövmenin, bir ön sağlık talimatı veya yaşam vasiyeti yerine geçmeyeceğini söylüyor.

“Bence bir dövme en iyi ihtimalle, tıp ekibini kendi istekleriniz bakımından uyarma yöntemi olarak görülebilir. Veya ailenizin, arkadaşlarınızın ve eşinizin ‘Bunu mu demek istedi?’ diye sormasına neden olur” diyor ve hastaların gerçek belgeyi ceplerinde veya cüzdanlarında tutmaları gerektiğini ekliyor.

“Bir yaşama vasiyetini veya ön talimatı yedeklemek faydalı olabilir.”

Caplan’ın söylediğine göre, tıbbi personele hayata döndürmemesini söyleyen bir dövmeyi görmezden gelmenin yasal cezası yok.

Diğer taraftan, bunu destekleyen yasal belgeler olmadan bir hastanın ölmesine izin vermek sorun teşkil edebilir, diyor.

“En güvenli yol bir şeyler yapmaktır” diyor. Ancak, doktorların her zaman zor kararlar vermek zorunda olduklarını da ekliyor.

Caplan ayrıca hastaların da kendi ailelerinin veya arkadaşlarının, isteklerinin farkında olmalarından emin olmaları gerektiğini söylüyor.

Caplan’ın söylediğine göre eğer bir ailey üyesi veya arkadaş 112’yi ararsa, acil tıp teknisyenleri hastayı hayata döndürecektir.

“Eğer acil yanıt sistemini başlatırsanız, hayata döndürülmenizin epey muhtemel olduğunu söylerim; dövmenizin nerede olduğunu umursamam” diyor Caplan.

Jackson Anıt’taki doktor Holt, hastanın dövmesinin ciddi bir istek gibi göründüğünü ve doktorların ona saygı duyduğunu söyledi.

Kendisi şöyle söylüyor: “Ayrıca son dileğinin uygun şekilde yerine getirileceğine inanmıyormuş gibi de geldi bana. Bu yüzden bence bu, daha iyi bir sisteme ihtiyacımız olduğu anlamına geliyor.”

“Hastaların isteklerini (tabi istekleri buysa) iletebilmesi için daha iyi bir sisteme ihtiyacımız var. Böylece onların istemediği şeyleri yapmayız. Tıpkı, böyle bir adamın bilinci kapalı şekilde yoğun bakıma geldiği acil durumlarda olduğu gibi.”

 

 

 

 

The Washington Post

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz